Hicrî
üçüncü asır Horasan bölgesinin Nesâ şehrinde doğan Humeyd b. Zencûye (ö.
251/869), hadis alanında eserler bırakan döneminin önemli âlimlerinden
birisidir. Kaynaklarda Humeyd b. Zencûye’nin sadece üç eseri tespit edilebilmektedir.
Bunlar, Kitâbü’l-Emvâl, Kitâbü’t-Tergîb ve Kitâbü’l-Âdâb
isimli eserlerdir. Kitâbü’l-Emvâl, hocası Ebû Ubeyd Kâsım b. Sellâm’ın
(ö. 224/838) aynı isimli eseri üzerine yazılan bir müstehrac niteliğinde olup
günümüze ulaşmış ve yayımlanmıştır. Diğer iki eseri ise günümüze ulaşmayan,
kaynaklardan ve hadis rivâyetlerinden tespit edebildiğimiz eserlerdir. Bu
çalışmamızda tabakât-ricâl ve biyografi kaynaklarında ismi zikredilmeyip atıfta
bulunulmayan, bilinmeyen ve Humeyd b. Zencûye’ye ait olduğu anlaşılan bir
tabakât kitabı üzerinde durulmuştur. Bu kitap, Fas’ın Marekeş şehrinde İbn
Yûsuf Kütüphanesinde bulunan bir nüshaya (el yazma nüshasına) dayanarak 2018
yılında Rıdvân el-Hasrî tarafından titiz bir tahkîk ile Tabakâtü’l-fukahâ
ve’l-muhaddisîn ismiyle Dârü İbn Hazm yayınları arasında yayımlanmıştır. Bu
makalede eserin ismi, Humeyd b. Zencûye’ye nisbeti, eserin özellikleri,
içeriği, yazılı kaynakları, tabakât kaynakları arasındaki yeri hakkında
değerlendirmelerde bulunulmakta, hicrî ikinci asrın günümüze ulaşmayan bazı
tabakât kitaplarının kaynak olarak kullanıldığı bu eserin tabakât
literatüründeki yeri ve önemi tespit edilmektedir.
Eserin
günümüze ulaşan tek nüshasının baş ve son tarafı eksiktir. Eserin ismini ne
günümüze ulaşan nüshadan ne de kaynaklardan tespit edebilmekteyiz. Tabakâtü’l-fukahâ
ve’l-muhaddisîn ismi eserin muhakkiki tarafından takdir edilerek
verilmiştir. Eserin içeriği, eserde yer verilen tabakalarda fukahâ ve
muhaddislere ayrı olarak yer verilmiş olması ve el-Heysem b. Adî’nin (ö.
207/822) günümüze ulaşmayan Tabakâtü’l-fukahâ ve’l-muhaddîsîn isimli
tabakâtının bu eserin yazılı kaynakları arasında yer almış olması esere bu
ismin verilmiş olmasını uygun kılmaktadır.
Eserin
müellifini iki yerde geçen “Humeyd dedi ki” ifadesinden ve eserde yer alan
rivâyetlerden hareketle tespit edebilmekteyiz. Eserde rivâyette bulunulan 19
ismin 15’i Humeyd b. Zencûye’nin günümüze ulaşan Kitâbü’l-Emvâl isimli
eserinde rivâyette bulunduğu hocalarıdır. Ayrıca eserde aralarında hocaları da
bulunan Horasan ricâline yer verilmiş olması eserin İbn Zencûye’ye nisbetini
oldukça kuvvetli kılmaktadır.
İbn
Zencûye’nin Tabakât’ı sahâbeden başlayarak hicrî üçüncü asra kadarki
âlimlerin isimlerinin çeşitli şehirlere göre ve bazı şehirlerde fukahâ ve
muhaddis ayrımına göre verildiği bir eserdir. Sahâbe tabakası sırasıyla Medine,
Mekke, Taif, Yemen, Kûfe, Şam ve Mısır şehirlerine göre verilmiştir. Sahâbe
tabakalarında fukahâ ve muhaddis ayrımında bulunulmamıştır. Sahâbeden sonraki
tabakalar, şehir, tabaka, fakih ve muhaddis tasnifine göre verilmiştir.
Tâbîûn’dan müellifin zamanına kadarki fukahâ ve muhaddislerin isimleri Medine,
Mekke, Kûfe, Basra, Yemen, Yemâme, Taif, Mısır, Filistin, Dımaşk, Humus, Cezîre
ve Horasan şehirlerine göre sıralanmıştır. Bu şehirlerin bir kısmında âlimler,
fukahâ ve muhaddisler şeklinde ayrı ayrı zikredilmiştir.
Eserde
hicrî ikinci asra ait yazılı kaynaklardan istifade edilmiş olması eseri
kıymetli kılmaktadır. el-Heysem b. Adî’den yapılan nakillerin onun günümüze
ulaşmayan Tabakâtü’l-fukahâ ve’l-muhaddisîn isimli eserinden yapıldığı
anlaşılmaktadır. Büyük bir ihtimalle İbn Zencûye oldukça istifade ettiği
hocasının bu eserinden hareketle kendi eserini şekillendirmiştir.
Müellif
eserin sahabî tabakalarında İbn Müzâhim’den vicâde yoluyla nakillerde bulunmuş,
sahâbîlere ayrılan her şehirde kendi tespit ettiği isimleri sıraladıktan sonra
İbn Müzâhim’in ziyâdelerine yer vermiştir. Bu durum İbn Müzâhim’in sahâbe
tabakalarına dair bir eserine işaret etmektedir. Humeyd b. Zencûye’nin
nakillerde bulunduğu İbn Müzâhim, büyük bir ihtimalle ilk dönem İslâm
tarihçilerinden Ebu’l-Fadl Nasr b. Müzâhim b. Seyyâr el-Minkarî et-Temîmî (ö.
226/840)’dir. Nasr b. Müzâhim’in günümüze ulaşan Kitâbü Vak‘ati
Sıffîn isimli eserinin yanı sıra tarih alanına dair çeşitli eserlerini
ismen tespit edebilmekteyiz. Ancak İbn Zencûye’nin onun hangi eserinden
istifade etmiş olduğunu belirleyememekteyiz.
İlk
dönem tabakât literatünün örneklerinden birisini teşkil eden Ali b.
el-Medînî’nin (ö. 234/848-49) Tesmiyetü evlâdi’l-aşere isimli günümüze
ulaşan eserinin de İbn Zencûye’nin Tabakât’ının kaynakları arasında
olduğu anlaşılmaktadır. Eserin son bölümünde yer verilen aşere-i mübeşşere ve
evlatlarının isimleri büyük oranda bu eserden nakledilmiştir. Eserin genelinde
yaptığı nakilleri isnâdları ile zikreden İbn Zencûye, eserin bu bölümünde
hocası Ali b. el-Medînî’yi zikretmemektedir. Ancak yaptığımız mukayesede
aşere-i mübeşşere ile ilgili bölümün İbnü’l-Medînî’nin eseriyle büyük oranda
örtüştüğü görülmektedir. İbnü’l-Medînî’nin bu eseri günümüze ulaşan nüshada
eksik olan kısmın takip ve inşâ edilebilmesine imkân tanımaktadır.
Eserin
diğer bir yazılı kaynağının el-Fadl b. Dükeyn’in (ö. 219/834) et-Tarîh’i
olduğunu tahmin etmekteyiz. Günümüze ulaşmamış olmakla birlikte eserde İbn
Dükeyn’den yapılan rivâyetler muhtemelen onun bu eserine aittir.
Tabakâtü’l-fukahâ
ve’l-muhaddisîn, genel tabakât literatürü içerisinde günümüze
ulaşan İbn Sa‘d’ın (ö. 230/845) Kitâbü’t-Tabakâti’l-kebîr’i ve Halife b.
Hayyât’ın (ö. 240/854-55) Tabakâtü’r-ruvât (Kitâbü’t-Tabakât)
isimli eserlerinden sonra üçüncü sıraya yerleşmektedir. İlk dönem tabakât
kaynaklarından birisi olması bakımından önem arz eden eser, hicrî üçüncü asrın
bir ürünü olmakla birlikte hicrî ikinci asrın tabakât literatürüne de ışık
tutmakta, erken dönem tabakât literatürü ve anlayışı hakkında önemli bilgiler
ihtiva etmektedir.
İbn
Zencûye’nin Tabakâtü’l-fukahâ ve’l-muhaddisîn ismiyle basılan Tabakât’ı
çeşitli şehirlere yerleşen sahâbîlerin, hicrî ilk üç asrın fıkıh ve hadis
âlimlerinin tespitinde müracaat edilmesi gereken ilk dönem temel kaynaklardan
birisi konumundadır.
Ḥumayd b. Zanjūya (d. 251/869),
who was born in Nasā/Khorasan during the third century of hijri, is one of the
most significant scholars of hadith. Still, only three manuscripts of all Ḥumayd
b. Zanjūya’s works published from the third century onwards are about ṭabaqāt
and have been positively identified to have been written by him. These are Kitāb
al-Amwāl, Kitâb at-Targhīb and Kitāb al-Ādāb. The Kitāb al-Amwāl is
recognized as mustahraj, which was composed using the identical title as
the book of his teacher Abū ‘Ubayd Qāsim b. Sallām (d. 224/838), has reached us
in the contemporary times and has been successfully edited and published. His
other two works, which unfortunately have not reached us in the present times,
have been identified from all the other sources and from the hadith narrations.
In this article, the author has put emphasis on a book of ṭabaqāt, which
previously had not been identified nor had it been mentioned in the ṭabaqāt,
rijāl and biography sources, but thorough research it has been
discovered that it can be traced back to Ḥumayd b. Zanjūya. This book with the
title of Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn was published by Dār Ibn Ḥazm
publishings by Rıdwān el-Hasrī who meticulously worked on it by basing it on a
copy that is at the present in the Library of Ibn Yūsuf in Morocco, Marekesh.
In it there are assessments made about it possibly being the work of Ḥumayd b.
Zanjūya due to the work’s properties, its content and its place among the ṭabaqāt
sources. This source has been acknowledged for its place and importance in
other opuses within the tabakât works which have not reached the present
time.
The only copy of the work that survived to the
present day is missing its title and last part of the book. We cannot identify
the name of the work neither from the present copies nor from the sources. The
name Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn
was adopted by the researcher (muḥaqqiq). The content of the work of the
fuqahā’ and muḥaddiths
are included separately in the layers and the fact that al-Haysam b.
‘Adī’s (d. 207/822) Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn,
which has not survived to the present, is among the written sources referenced
within this work makes it apt for this title to have been bestowed upon this
work.
We have been able to establish the author of
the work from the phrase “Ḥumayd said” in two
places and from the narrative in the work. It is also based upon the fact that
fifteen of the nineteen names narrated in the work happen to be Zanjūya’s
teachers who he narrated specifically in Kitāb
al-Amwāl, which as stated earlier survived to the present day. In
addition, the fact that the request from Khorasan, including his teachers, was
included in the work makes it quite a strong argument for this work to be Ibn
Zanjūya’s.
The Ṭabaqāt
of Ibn Zanjūya is a work in which the names of
scholars from the first century until the third century are given according to
various cities, and within some cities according to the distinction of the fuqahā’
and the muḥaddiths. The Companions’ (ṣaḥāba) names were given
according to Medina, Mecca, Tāif, Yemen, Kūfah, Damascus and Egypt. There is no
distinction made between the fuqahā’ and the muḥaddiths with
regard to the Companions. The layer (ṭabaqa) after the Companions was
given according to the city, ṭabaqāt, fiqh
and muḥaddiths. The names of fuqahā’ and muḥaddiths from
the Followers (tābi‘ūn) to the time of the author are listed according
to the cities of Medina, Mecca, Kūfah, Basra, Yemen, Yamāma, Tā’if, Egypt,
Palestine, Damascus, Homs, Jazīra and Khorasan. In some of these cities,
scholars are mentioned separately as either fuqahā’ or muḥaddith.
The use of the written sources from the second
century of hijri in the work makes the work very valuable. It is understood
that the transmissions made from al-Haysam b. ‘Adī were made from Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn, which did not survive to the present day.
Undoubtedly, Ibn Zanjūya benefited quite a lot from his teacher but still
shaped his own work.
The author narrated from Ibn Muzāḥim through wijāda
from the layers of the Companions in his work and in each city allocated to the
Companions, the author listed the names of Ibn Muzāḥim after listing his own
names. This situation points to a work of Ibn Muzāḥim about the Companions’ ṭabaqāt.
Ibn Muzāḥim, whom Ḥumayd b. Zanjūya narrated
from, is probably one of the first Islamic historians, his full name being Abū
al-Faḍl Naṣr b. Muzāḥim b. Sayyār al-Minkarī al-Tamīmī (d. 226/84). We are able
to identify by name the various works of the historical area as well as Kitāb
Wāki‘āt Ṣiffīn by Naṣr b. Müzāḥim,
which has survived to the present day. However, we cannot determine from which
work Ibn Zanjūya benefited to write his book.
One of the examples of the first period ṭabaqāt literature, ‘Alī b. al-Madīnī’s (b. 234
/ 848-49 Tasmiyat awlād al-ashara wa-gayrihim min aṣḥāb Rasūl Allāh to
reach the present day is understood to be among the sources of Ibn Zanjūya’s Ṭabaqāt.
The names of al-ashara al-mubashshara and their sons given in the last
part of the work have been transferred from this work to a large extent.
However, Ibn Zanjūya, who mentioned all the transmission that he made
throughout the work with his isnāds, does not mention his teacher ‘Alī
b. al-Madīnī. However, in the comparison we made, it is evident that the
section about the al-ashara al-mubashshara corresponds to a great extent
with the work of Ibn al-Madīnī. In fact, this work of Ibn al-Madīnī may allow
us to supplement and construct the missing part in the present copy.
We presume that another written source of the
work may be al-Faḍl b. Dukayn’s (d. 219/834) al-Tārīkh. Although it has
not reached today, the narrations made by Ibn Dukayn probably belong to his
work.
It is clear that Ṭabaqāt
al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn occupies the third place after Ibn Sa‘d’s (d. 230/845) Kitāb at-Ṭabaqāt al-kabīr
and Khalīfa b. Hayyāt’s (ö. 240/854-55) Ṭabaqāt al-Ruwāt (Kitāb al-Ṭabaqāt),
which have survived to the present day in the general ṭabaqāt literature. The work, which is important
in terms of being one of the first ṭabaqāt
sources, is a product of the third century, and also sheds light on the ṭabaqāt literature of the second century. It can
be maintained that this work contains vital evidence about the early ṭabaqāt literature and understanding and should
be recognized as such.
The ṭabaqāt
of Ibn Zanjūya, which was published under the name of Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn, is one of
the primary sources that was applied in the determination of cases within fiqh
and by the ḥadīth scholars of the first three centuries.
Ḥumayd b. Zanjūya Ṭabaqāt Ṭabaqāt al-fuqahā’ wa-al-muḥaddithīn
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 56 Sayı: 56 |
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi açık erişimli bir dergidir
Açık Erişim Politikası için tıklayınız.