Mükellefiyetin mahiyeti ve mükellefin taşıması gereken niteliklerin incelendiği ehliyet konusu, usul literatüründe ilk kez Debûsî’nin usul eserinde müstakil ve kapsamlı bir teori olarak ele alınmıştır. Bununla birlikte Debûsî’nin ehliyet bahislerinde yer verdiği konulara aslında ondan önce Mâlikî-Eş‘arî âlim Bâkıllânî tarafından farklı bir bağlamda bir usul eserinde yer verilmiştir. Bâkıllânî, günümüze ulaştığı bilinen tek usul eseri et-Takrîb ve’l-İrşâd’da, konuyu çok detaylı olmaksızın ve kelamî tazammunlarına çok fazla yer vermeksizin, bilhassa teklif kavramını merkeze alarak inceler. Bâkıllânî’nin burada ele aldığı konular, teklifin kaynağı bağlamında hüsün-kubuh meselesi, teklifin konusu olarak hüküm türleri ve teklifin muhatabı olarak mükellef ile mükellefiyeti düşüren özürlerdir. Bâkıllânî mükellefiyeti düşüren özürlerden özellikle sarhoşluk ve ikrah üzerinde durur ve birincisinin teklifi kaldırdığını, ikincisinin ise kaldırmadığını savunur. Bakıllani’nin çizdiği bu çerçeve, sonraki mütekellimîn usul eserlerinde yer alan hüküm teorisinin de dayanağı olarak görülebilir. Bu makalede, Bâkıllânî’nin Takrîb’deki teklif ve mükellefe dair açıklamaları incelenecek ve hem fukahâ eserlerindeki ehliyet teorisi ile hem de mütekellimin eserlerindeki hüküm teorisi ile ilişkisi değerlendirilecektir.
In the literature of Islamic law, the nature of legal responsibility and the qualities of a legally liable person are treated in the chapters of “legal capacity”. Dabûsî is the first jurisprudent to treat those chapters as a whole and independent theory in his usul work. However, before Dabûsî, the content of his chapters were mentioned by Bâqillânî, a Mâlikî-Ash‘arî scholar in a quite different context. In his usul book, al-Taqrib wa’l-Irshad al-Saghir-which is his only usul work that is known to survive-, Baqillani examines the legal responsibility by giving the concept of “taklif” (make someone responsible) a central role, while refraining from both focusing on its legal details and associating it with theological implications. The problems he discusses are the theory of husn-qubh (in terms of the source of taklif), the types of hukm (in terms of the subject of taklif) , the legally liable human-being and the defects that restrict the legal capacity (in terms of the addressee of taklif). Among the capacity defects, he focuses on intoxication and duress. He argues that the first abandons the legal capacity while the second does not affect it. Bâqillânî’s sheme seems to be the source of the theory of hukm in later theologian-usulîs’ works. In this paper, Bâqillânî’s narrative of legal capacity in al-Taqrîb is analyzed and the relation of his theory with both ahliyyah of jurist-usulis and hukm theory of the theologian-usulis is evaluated.
al-Bāqillānī al-Dabūsī legal capacity legal responsibility ahliyya taklīf intoxication duress
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 60 Sayı: 60 |
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi açık erişimli bir dergidir
Açık Erişim Politikası için tıklayınız.