Modern zamanlarda Müslüman entelektüelleri en çok meşgul eden soruların başında İslâm toplumlarının Batı’ya nazaran neden geri kaldıkları meselesi gelmiştir. Müslümanların kendilerine yönelik sistemli özeleştirilerinin tarihi modernitenin ilk dönemlerine, Batı’nın buharlı makine devrimi zamanlarına kadar götürülebilir. Osmanlı’da Koçi Bey (17. yüzyıl) gibi âlim-bürokratlara hazırlatılan raporlar bunun bir örneğidir. 19. yüzyıla gelindiğinde ise bu sorunlar artık akut hâle gelmiş ve İslamcılık gibi isimlerle buna cevap üreten aksiyon ve düşünce ekolleri oluşmuştur. Ardından Cumhuriyet döneminde bu tartışmalara devlet eliyle tek bir cevap üretilmiş ve gerilemenin faturası genelde dine, özelde ise tasavvufa kesilmiştir. Nitekim 1925’te tekkeler kapatılarak toplumun ilerlemesinin önünün açılacağı düşünülmüştür.
In modern times, one of the most pressing questions for Muslim intellectuals has been the question of why Islamic societies lag behind the West. The history of the systematic self-criticism of Muslims can be traced back to the early periods of modernity, to the times of the steam engine revolution of the West. The reports prepared by scholars and bureaucrats such as Koçi Bey (17th century) in the Ottoman Empire are an example of this. By the 19th century, these problems had become acute and schools of action and thought that produced answers with names such as Islamism emerged. Then, in the Republican era, a single response was produced by the state to these debates, and the regression was blamed on religion in general and Sufism in particular. As a matter of fact, it was thought that by closing the dervish lodges in 1925, it would pave the way for the progress of the society.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Kitap İncelemesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 61 Sayı: 61 |
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi açık erişimli bir dergidir
Açık Erişim Politikası için tıklayınız.