Açık ticaret rejiminin ekonomik büyümeyi harekete geçirerek yoksulluk
oranını azalttığı fikri yapılan araştırmalarla desteklenmektedir. Ticaret
politikaları, fakirleri nispi fiyatlar, istihdam seviyesi, gelir, ücretler ve
devlet gelirleri yoluyla etkilemektedir. Fakat ülkelerin, hane halklarının ve
piyasaların özellikleri farklı olduğu için, ticaret reformunun sonucu farklı
olacaktır. Gelir ve varlıkların dağılımı iş gücü piyasasının özellikleri,
ticaret reformuyla ilgili politikalar, başlangıç koşulları, riskler ve dışsal
şoklara karşı savunmasızlık gibi bazı faktörler nedeniyle, açık dış ticaret
politikalarının hem kazananları hem de kaybedenleri olacaktır. Bu çalışmada
ticaret açıklığı ve yoksulluk arasındaki ilişkinin farklı boyutları
literatürden seçilmiş bazı çalışmalar ile özetlenmeye çalışılmış ve Türkiye’de
Düzey 2 bazında OECD (2016) Bölgelerin Rekabet Edebilirlik Endeksi ve TÜİK
verilerini kullanarak yoksulluk ve ticaret açıklığına dair temel bulgular
sunulmuştur. Yoksulluk ve ticaret açıklığı arasındaki etkileşimin ana
belirliyicileri arasında iş gücü piyasaları, eğitim, teknoloji ve yeniliğe
açıklık, altyapı gibi faktörleri saymak mümkündür. Türkiye’de İBBS 2 düzeyinde
bu faktörler incelendiğinde, bölgeler arası farklılaşmanın büyük olduğu ve ülke
genelindeki ticaret açıklığının bölgeler düzeyinde aynı etkiyi yapmadığı
görülmektedir. Literatürde belirtilen ticaret açıklığının büyüme ve yoksulluğu
azaltma etkisi rekabet gücü yüksek olan bölgelerde net bir şekilde görülürken, göç
ve iş gücü piyasası sorunları nedeniyle rekabet gücü yüksek bazı bölgelerde
yoksulluğun da göreli yüksek olduğu görülmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale Başvuru |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 13 Sayı: 50 |
Bu web sitesi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Öneri Dergisi
Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Göztepe Kampüsü Enstitüler Binası Kat:5 34722 Kadıköy/İstanbul
e-ISSN: 2147-5377