Öz
Yerel ve global piyasalar içerisinde önemli bir finansal araç konumundaki sigortacılık sektörü, taşıdığı riskin dağıtılması ya da paylaşılması gerekliliğini reasürans işlemleri vasıtasıyla gerçekleştirmekte, bunun yanı sıra sınır ötesi sigortacılık işlemleri yolu ile potansiyelini arttırırken, global risklerde üstlenmektedir. Bu çerçevede elde edilen primlerin, riskin veya oluşan hasarların paylaşılması belirgin bir fon akışına neden olmaktadır. Reasürans anlaşmaları kapsamında primlerin ve eklentilerinin reasürörlere devri sigortacılık sektörü kanalıyla yurt dışına fon çıkışları, meydana gelen hasarlar sonucunda reasürörlerin payına düşen hasar bedellerinin yurt içine transferi fon girişleri yaratmaktadır. Dolayısıyla döviz bazında yapılmakta olan fon girişleri ve fon çıkışları arasındaki fark, Türkiye ekonomisinin döviz varlıkları (ya da yükümlülükleri) üzerinde net bir etkiye neden olmaktadır. Fon akımlarının büyük boyutlu (katastrofik) hasarlara karşı duyarlılığının da incelendiği makalemizde, sigortacılık sektörünün bu kapsamda gerçekleştirdiği fon transferlerinin boyutları ve Türkiye ekonomisine net döviz etkisi irdelenmiştir.