Örgütlerin amaçlarına ulaşmak için etkili bir lidere ihtiyaç duyması, yönetim bilimlerine gösterilen ilgiyi her geçen gün daha da arttırmaktadır. Nitelikli bir eğitim lideri yetiştirmeyi hedefleyen eğitim yönetimi çalışmalarının yoğunlaştığı konulardan biri, eğitim yönetiminin bir bilim olarak kabul edilip edilemeyeceği olmuştur. Eğitim yönetiminin bir bilim olması yolundaki en güçlü çaba, pozitivizmin temelinde yer alan mantıksal ampirizm düşüncesinin 1950’lerde eğitim yönetimini etkisi altına almasıyla sonuçlanmıştır. Pozitivist düşüncenin hâkim olduğu bilimsel dönemi, eğitim yönetimi kuramlarının pozitivizmin etkisinden kurtulduğu pozitivizm ötesi bir dönem takip etmiştir. Eğitim yönetimi alanında, post-pozitivist yaklaşımlardan biri de Evers ve Lakomski tarafından ortaya atılan natüralist bağdaşımcılık yaklaşımıdır. Bu çalışmanın amacı, eğitim yönetiminin bir bilim olup olmadığı sorusunu yeni bir bilim anlayışı ile cevaplamaya çalışan natüralist bağdaşımcılık yaklaşımını irdelemektir. Bu bağlamda, söz konusu yaklaşımın tarihsel arka planı eğitim yönetimi ile bilim arasındaki ilişki çerçevesinde eğitim yönetimi kuramını etkileyen dönemler şeklinde ele alınmıştır. Ardından, Evers ve Lakomski’nin görüşleri doğrultusunda natüralist bağdaşımcılık yaklaşımı ve bu yaklaşımın bilimi nasıl ele aldığı incelenmiştir. Son olarak, bu yaklaşıma yöneltilen eleştireler ve yaklaşımın zayıf yanları üzerinde durulmuştur. Çalışmada, natüralist bağdaşımcılık yaklaşımına ilişkin bilgiler birincil ve ikincil kaynaklara dayalı alanyazın taraması yöntemiyle toplanmıştır.
yeni bilimsel felsefe eğitim yönetimi natüralistik bağdaşımcılık
The fact that organizations need an effective leader to reach their goals attracts more attention to management science. Whether educational management should be accepted as a science or not is one of the questions addressed by educational management studies that aim to bring up qualified educational leaders. The strongest effort to establish educational management as a science resulted in the fact that logical empiricism underlying positivism started to dominate educational management in 1950s. The scientific period dominated by positivism was followed by a post-positivist period when positivism lost its effect on educational management theories. One of the post-positivist approaches in educational management is naturalistic coherentism conceptualized by Evers and Lakomski. The current study aims at exploring the approach of naturalistic coherentism, which employs a new understanding of science to answer the question of whether educational management is a science or not. In this context, this study addresses the historical background of this approach within the framework of the relationship between educational management and science. Then it focuses on naturalistic coherentism and how this approach addresses science in line with Evers and Lakomski’s opinions. Lastly, it covers the criticism to this approach as well as its weaknesses.
naturalistic coherentism new scientific philosopy educational management
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi (Diğer) |
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 13 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 2 |