The history of the relations of the ancient Turks with the Chinese dates back to rather old times. Bilateral relations between the Turkish-Chinese nations gained momentum as the Turks existed on the borders of China. Developments such as the military and social activities of the Turks were reported by Chinese army and became the subject of Chinese history books. The Turkish would decide on the country administration and the relations to be established with other states in the assembly that called “Toy”. In addition to the traditional understanding of state administration, the embassy initiatives made Turks one of the unique and powerful states of the period. During the Hun state, the Chinese princess Lu Xi Jun came as a bride to the Turks and peace was achieved. It seems that diplomatic relations of Turkish-Chinese nations were used pretty much by Turkish states. It appears in the palace visitor’ books of the Ming dynasty, where the Ottoman ambassador Rumi maintained high-level diplomatic relations with the Ming Empire between 1423 and 1618. The research hypothesis was formed by using the qualitative research method with the data obtained by considering the historical research perspective.
Kadim Türklerin Çinlilerle olan münasebetlerinin geçmişi oldukça eskiye dayanmaktadır. Türkler, Altay ve Tanrı Dağlarından sonra Çin sınırlarında varlık göstermeye başlamasıyla Türk-Çin milletleri arasında ikili ilişkiler hız kazanmıştır. Türklerin askeri ve toplum faaliyetleri gibi gelişmeler dönemin Çin ordusu ve sınır koruma muhafızları tarafından raporlanarak Çin tarih kitaplarına konu olmuştur. Türkler “Toy” meclisi adını verdikleri ortamda derin düşünceler neticesinde ülke yönetimi ve diğer devletlerle kurulacak münasebetleri kararlaştırırlardı. Türkler geleneksel devlet yönetim anlayışının yanı sıra ortaya koydukları elçilik girişimleri onları dönemin eşsiz ve güçlü devletlerinden kılmıştı. Hun devleti döneminde Çinli prenses Lu Xi Jun Türklere evlilik yoluyla gelin gelmiş ve sulh sağlanmıştı. Türk-Çin milletlerinin diplomatik ilişkileri Türk devletlerinin hepsinde olağan biçimde kullandığı görülür. Osmanlı elçisi Rumi’nin 1423-1618 yılları arasında Çin’in Ming imparatorluğuyla üst düzey diplomatik ilişkiler yürüttüğü Ming hanedanlığının saray ziyaretçi defterlerinde ortaya çıkmaktadır. Eski Türklerde devlet yönetimi, Türk - Çin milletlerinin karşılıklı elçilik ilişkileri gibi konuları tarihsel araştırma perspektifinden ele alınarak elde edilen veriler nitel araştırma yöntemi kullanılarak araştırma hipotezi oluşturulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar |
Bölüm | SOSYAL, BEŞERİ VE İDARİ BİLİMLER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 13 |
DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren MECMUA Sosyal Bilimler Alanında Yayımlanan
Uluslararası Hakemli Bir Dergidir