Aim: We aimed to examine
prognostic factors that affect the survival of patients with nasopharyngeal
cancer (NPC) who were diagnosed and treated in our clinic.
Methods: Patients with
nasopharyngeal cancer, who were diagnosed and treated in our clinic between 2009-2013,
were examined retrospectively.
Results: In our study, 33
patients were male (%73.3), 12 patients were female (%26.6), and male/female ratio was 2.75. Mean age was
50,8; the youngest patient was 14 and the oldest one was 84 years old. The most common presenting cause was cervical
lymph node metastasis (%66,7). %66,6 of our patients had advanced stage tumor
(Stage 3-4). Longer survival was detected in low T-stage patients, whereas no
relation was determined between N-stage and survival. No statistical relation
was determined between histopathological types and 2-year survival. Longer
survival was observed in young age group and male patients; however, this was
not statistically significant.
Conclusion: Younger age are good
prognostic factors, however, the advanced T and N stages at diagnosis are poor
prognostic factors. Therefore, early diagnosis is important in terms of
treatment and survival.
Amaç: Kliniğimizde teşhis
ve tedavi edilen nazofaringeal kanserli (NPC) hastaların hayatta kalmasını
etkileyen prognostik faktörleri incelemektir.
Yöntemler: Kliniğimizde
2009-2013 yılları arasında teşhis ve tedavi edilen nazofaringeal kanserli
hastalar geriye dönük olarak incelendi.
Bulgular: Çalışmamızda 33
hasta erkek (% 73.3), 12 hasta kadın (% 26.6), erkek / kadın oranı 2.75 idi.
Ortalama yaş 50,8; En genç hasta 14 ve en yaşlısı 84 yaşında idi. En sık
görülen neden servikal lenf nodu metastazı (% 66,7) idi. Hastalarımızın%
66,6'sında ileri evre tümör vardı (Evre 3-4). Düşük T evresi hastalarında daha
uzun sağkalım süresi saptanırken, N-evresi ile sağkalım arasında ilişki
saptanmadı. Histopatolojik tiplerle 2 yıllık sağkalım arasında istatistiksel
olarak bir ilişki saptanmadı. Genç yaş grubu ve erkek hastalarda daha uzun
sağkalım süresi gözlemlendi fakat bu istatistiksel olarak anlamlı değildi.
Sonuç: Genç yaş iyi
prognostik faktörlerdir, ancak tanıdaki ilerlemiş T ve N evreleri kötü
prognostik faktörlerdir. Bu nedenle erken teşhis, tedavi ve sağkalım açısından
önemlidir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Cerrahi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2017 |
Gönderilme Tarihi | 17 Mayıs 2017 |
Kabul Tarihi | 20 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 2 |
Bu Dergi Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.