Amaç: Bu çalışmada; kliniğimizde yapılan total
diz artroplastisi (TDP) olguları geriye dönük olarak incelendi ve klinik
sonuçlarımız güncel literatür eşliğinde tartışıldı.
Hastalar ve yöntem: Bu çalışmaya Kliniğimizde TDP
yapılan 51 hastadan yeterli takipleri bulunan 40 hastanın 65 dizi dâhil
edilmiştir. Hastalara preoperatif ve postoperatif dönemde, Amerikan Diz
Cemiyetinin (Knee Society) revize etmiş olduğu skorlama sistemleri yüz yüze
görüşülerek doldurtularak değerlendirildi.
Bulgular: Hastaların yaş dağılımı 54–75 (ortalama
61.15) idi. Takip süresi ise 11–74 ay (ort.29.3 ay) arasında
değişiyordu. Ameliyat öncesinde hastaların diz hareket açıklığı 60°-95°
(ort.77.3°) arasında değişmekte iken ameliyat sonrası dönemde 100°–120°
(ort.114.4°) arasında idi (p=0.03). Olguların radyolojik değerlendirmelerin de;
ameliyat öncesi dönemde 60 dizde (%92.3) varus dizilimi, 5 dizde (%7.7) ise
valgus dizilimi mevcuttu. Ameliyat sonrası dönemde ise 14 dizde (%21.5) varus
dizilimi, 19 dizde (%29.2) nötral dizilim, 32 dizde (%49.3) ise valgus dizilimi
mevcuttu. Skoru ise; ameliyat öncesi dönemde 35– 68 (ort.44.8) arasında; kötü̈
olarak değerlendirildi, Ameliyat sonrası dönemde ise diz skoru 72–96
(ort.86.3) arasında iyi olarak bulunmuştur.
Sonuç: Total diz protezi cerrahisi özellikle
konservatif tedavilere yanıt vermeyen ileri eklem dejenerasyonu ve
destrüksiyonu olan ve şiddetli diz ağrısı çeken hastalar için ağrının
giderilmesinde başarılı bir tedavi yöntemidir.
Aim: In this study, we retrospectively evaluated our total
knee arthroplasty outcomes and discussed our results with the current
literature.
Patient and
Methods: From 51 patients, 40 patients 65
knees were included to the study after excluding patients with enough
follow-up. Revised by American Knee Society, scoring systems filled by patients
with face to face encounter before and after surgery were collected.
Results: Age range of the patients were 54 to 75 (mean 61.15)
years. Range of the follow-up was 11 to 74 (mean 29.3) months. Range of the
preoperative knee range of motion was 60° to 95° (77.3°) and postoperative
range of motion was 100° to 120° (mean114.4°) (p:0.03). Radiological
preoperative evaluation of the patients revealed that 60 (92.3%) knees had
varus alignment and 5(7.7%) knees had valgus alignment. Postoperatively, 14
knees (21.5%) had varus, 19(29.2%) knees had neutral and 32(49.3%) knees had valgus
alignment. Preoperative Scores were low with a range of 35 to 68 (mean 44.8).
Postoperative knee scores were good with a range of 72 to 96 (mean 86.3).
Conclusion: Total knee arthroplasty surgery is a good treatment
option especially for the patients with severe joint degeneration and
destruction, which are not be able to be treated with conservative treatments,
and also in pain relief in patients with severe knee pain.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Cerrahi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Mart 2018 |
Gönderilme Tarihi | 28 Aralık 2017 |
Kabul Tarihi | 22 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 2 Sayı: 1 |
Bu Dergi Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.