Decameron 14. yüzyılda Boccaccio tarafından kaleme alındı. Boccaccio’nun çalışması Ortaçağ İtalyası’nda yaşayan insanlar arasında anlatılan hikâyelerin bir toplamasıydı. Bu hikâyelerin kitap boyunca birçok farklı konusu olmuştur. Aşk, üzüntü, açgözlülük, aldatma ve buna benzer birçok konu bulunmaktadır. Bu konulardan biri de Katolik Kilisesi’nde ve ona bağlı ruhban sınıfı içinde var olan yozlaşmadır. Decameron’da her gün yedi genç kız ve üç genç adam belli bir konuya bağlı hikâyeler anlatmaktadır. Her gün anlatılan hikâyelerden biri yada daha fazlası Ortaçağ Avrupası’ndaki dini problemler ile alakalı olmuştur. Bu belirli hikâyelerde ruhban sınıfı ve Katolik Kilisesi hakkında ciddi eleştiriler bulunmaktadır. Ruhban sınıfı, erkekleri ve kadınları kandırarak zina yapmaktadır. İnsanlara yalan söylemekte ve onları para ve cinsellik uğruna kandırmaktadırlar. Bu hikâyeler Ortaçağ Avrupası’nda yaşayan insanların Martin Luther tarafından başlatılan Protestan Reformu’ndan önce ruhban sınıfı ve Katolik Kilisesi’nin nasıl gördüğüne dair bir resim oluşturabilir. Bu resimde ruhban sınıfı yedi ölümcül günahın örnekleri olarak resmedilmektedir. Bu sayede reform hareketinden yüzlerce yıl önce ortaçağ insanlarının kilise ve ona bağlı insanları hikâyeler yoluyla eleştirdiği görülebilir. Bu nedenle Wycliff, Hus ve Luther etrafında şekillenen 15. ve 16.yüzyıl hareketleri zihnen bir uyanma yerine bir bıkkınlık göstergesi olarak nitelendirilmelidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Haziran 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 30 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 2 |