Bir insan hakkı olarak su hakkı, günümüzde doğanın ve çevrenin korunmasına ilişkin hak taleplerinin yanı sıra özellikle dikkat çekmektedir ve özel bir öneme sahiptir.
Şimdiki ve gelecekteki kuşakların sağlıklı bir çevrede yaşaması için talep edilen çevresel haklar, tüm dünyada yaşanan doğal kaynakların kirletilmesi ve tüketilmesi, iklim değişikli kaynaklı felaketler ve doğal afetler düşünüldüğünde son derece önemlidir. Doğanın esenliğinin insan sağlığı ve insan yaşamı açısından arz ettiği önem göz ardı edilemeyecek olmakla birlikte, insanın günlük yaşamında vazgeçilemez olan en önemli unsur su olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü özellikle temiz içme suyunun yokluğunda insan hayatının sürdürülebilmesinden söz edilemeyecektir. İnsanların temiz suya erişimi olmadan sağlıklı ve insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesi mümkün görünmemektedir. Dünyanın birçok yerinde suya erişim halen ciddi bir sorun olarak tezahür etmemekle birlikte, özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler ile kurak ülkeler açısından temiz suya erişim sorunu halen varlığını sürdürmektedir.
Gelişen farkındalıkla hem uluslararası belgeler düzeyinde hem de çeşitli ülkelerin anayasalarında “su hakkı” tanınmaya başlamıştır. Toplumların sağlıklı bir çevrede yaşamasıyla beraber temiz suya erişimini temin etmeyi amaçlayan bu düzenlemelerle ilham verici emsal kararlar karşımıza çıkmaktadır.
Bu makalede amaçlanan, özellikle bireylerin temiz suya ve sıhhi temizliğe erişim hakkı çerçevesinde diğer insan haklarıyla ilişkisini, bu hakkın düzenlenmesine duyulan ihtiyacın nedenlerini ve uluslararası belgelerde edindiği yeri tespit etmek; buna müteakiben Türkiye’de su hakkına ilişkin ileri sürülebilecek düzenlemeleri ve uygulamayı incelemek ve okuyucuya konu hakkında ışık tutmaktır.
Su Hakkı Uluslararası İnsan Hakları Türkiye'de Su Hakkının Görünümü
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 1 |