Türkler için bir övünç kaynağı olan Dede Korkut Destanları, Türk tarihi, coğrafyası, dili, edebiyatı, kültürünün temel bir eseridir. Dede Korkut çok sayıda varyantları, nüshaları, yazmaları, derlemeleri olan geniş bir alandır. Türklerin ve atalarının tarihi süreçte tecrübe ettikleri medeniyet daireleri sözlü kültür ürünlerine ve Dede Korkut’a yansımıştır. Dede Korkut’ta birçok zaman ve mekan vardır. Dede Korkut’ta Oğuzların birçok hareketlerinin altyapısında coğrafya etkili olmuştur. Dede Korkut’un birçok tarihi varyantı veya Dede Korkut hakkında bilgi veren tarihi kaynaklar destanları Orta Asya ile ilişkilendirmektedir. Destanlar Orta Asya’da/geniş Avrasya coğrafyasında ortaya çıkmış, tarihi süreçte Anadolu-Azerbaycan coğrafyasında mahallileşmiştir. Dede Korkut Kitabı’ndaki dördüncü boy Kazan Bey Oğlu Uruz Bey’in Tutsak Olduğu Boy’dur. Boyun konusu, bir oğulun tutsak düşmesi ve babası tarafından kurtarılmasıdır. Genç ve tecrübesiz bir oğulun babasından alplığı, savaşmayı öğrenmek istemesi, bunun için çıkılan av sırasında düşmana tutsak düşmesi ve babası, anası, Oğuz beyleri tarafından kurtarılmasını anlatmaktadır. Bu boy Dede Korkut’ta çok kişinin adının geçtiği boylardan biridir. Boyun başkahramanı Salur Kazan’dır. Kazan Bey Oğlu Uruz Bey’in Tutsak Olduğu Boy’da tarihi-coğrafi-edebi-kültürel olarak başlıca iki coğrafi tabaka bulunmaktadır: Alt Coğrafya ve Üst Coğrafya. Boyun Orazın Kola Tüşmeki adlı Türkmenistan varyantının olması, boyda geçen birçok yer adı, bu boyun Oğuzların Hazar’ın batısına, Anadolu-Azerbaycan’a göçlerinden önceye, Orta Asya’da bulundukları 10.-11. yüzyıllardan daha eski bir tarihe ait olduğunu göstermektedir. Anlatıda yer alan motifler, anlatının varyantları ve ilişkili anlatılar geniş bir coğrafyada görülmektedir. Bu boy Dede Korkut’ta çok yer adının geçtiği boylardan biridir. Ancak destana konu olan olaylar genellikle bir iki bölgede geçmektedir. Destandaki yer adlarının çoğu anlatıya sonradan katılmıştır. Boyda Oğuzların Sir Derya boyunca uzanan Karadağ çevresinde yaşadıkları görülmektedir. Destanda Demirkapı/Derbent de önemli yerlerden biridir. Bu coğrafya Batı Göktürk-Türgiş coğrafyasıdır. Adı genellikle bir kez geçen yer adları ise üst coğrafyada Doğu Anadolu-Azerbaycan-Kafkasya bölgesinde olmalıdır. Kazan Bey Oğlu Uruz Bey’in Tutsak Olduğu Boy’da Ağca-Kala, Ağlağan, Aksaka Kalası, Arafat, Bayburd Hisarı, Cızığlar, Demirkapı, Gökçe Dağ, Hemid, Kan Apkaza Eli, Karadağ, Karadeniz, Kara Dere, Kazılık Dağı, Merdin Kalası, Oğuz Eli/Oğuz, Sürmelü, Talı Saz, Tatyan Kalesi yer adları geçmektedir. Bu çalışmada Dede Korkut’taki Kazan Bey Oğlu Uruz Bey’in Tutsak Olduğu Boy’un coğrafyası incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Güney-Batı (Oğuz) Türk Lehçeleri ve Edebiyatları, Türk Halk Bilimi (Diğer), Tarihi Coğrafya |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 17 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 3 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 8 Sayı: 2 |
DERGİMİZİN TÜRK DÜNYASINA AKADEMİK BAKIŞI
Milli Kültür Araştırmaları Dergisi akademik yayın hayatı, "Turan Kurultayı" sonuçları ile paralel yöndedir ve bu hedefler doğrultusunda yayın yapmaktadır.
Sonuç bildirgesi ana teması: Köklere inemezseniz göklere yükselemezsiniz..
Hedefi: 21. Yüzyıl Türk Asrı Olacaktır…
Macaristan’ın Başkenti Budapeşte yakınlarında Bugac’ta düzenlenen TURAN KURULTAYI’nda Türk soyundan gelen Macar, Azeri, Avar, Başkurt, Bulgar, Balkar, Buryat, Çuvaş, Gagavuz, Kabardino, Karaçay, Karakalpak, Kazak, Kırgız,Kumuk, Moğol, Nogay, Oğuz, Özbek, Tatar, Tuva, Türkmen, Uygur ve Yakut boyları bir araya gelerek aşağıdaki kararları almıştır…
1) Ümitlerimizi yeşerten Türk Devletler Teşkilatı’nın kurulması memnuniyetle karşılanmıştır.
2) Bütün dünyaya adından bahsettiren Türk Devletler Teşkilatı daha aktif hâle getirilmelidir.
3) Bu bağlamda Türk Devletler Teşkilatının ikinci ve üçüncü halkaları mutlaka kurulmalıdır.
4) Teşkilatın kurulacak ikinci ve üçüncü halkalarında, “Türk Devletler Teşkilatında biz neden yokuz” diyen pek çok devlet gibi, Balkanlar’dan Moğolistan’a, Uyguristan’dan-Kore’ye kadar bütün akraba toplulukları yer almalıdır.
5) Bunun dışında; Özellikle Balkan Türkleri olmak üzere, Kamboçya’dan-Sri Lanka Türklerine, Pakistan ve Himalaya’daki Türklerden, Girit Türklerine, Libya’da ki Türklerden-Irak’taki Türkmenelindeki Türklere, Romanya Türklerinden-Kırım’a, Nijer’de yaşayan Tuaregler’den-Doğu Afrika’da ve Ortadoğu’da yaşayan Osmanlı Türkü’nün torunlarına, Sibirya’dan Kafkaslara, Tacikistan’a kadar hiçbir oba ve aşiretleri dışarıda bırakmadan temsilci alınması zarûrî olmuştur.
6) İşte öyle bir yapıya büründürülecek Türk Devletler Teşkilatı’nın önemli çalışması hâline gelen TURAN KURULTAYI için teklifimiz; bundan böyle dönüşümlü olarak her iki yılda bir diğer Türk Cumhuriyetlerinin birinde, olimpiyat oyunlarıyla, ekonomik ve kültürel oturumlarıyla kısaca her yönüyle icrâ edilmelidir.
7) Bugün Türk Devletler Teşkilâtının kurulması gibi; Turan Birliğini kurma mücâdelesi için, tam 100 yıl önce şehit düştüğü 4 Ağustos 1922’ye kadar, işgaldeki Türk Devletlerini kurtararak TURAN bayrağı altında biraraya getirmek isteyen Enver Paşa unutulmamalıdır. Anıtı dikilmeli, hayatı ve mücadelesi film yapılarak gelecek nesillere aktarılmalıdır.
8)Türk Devletler Teşkilatının bünyesinde ortak ordu, ortak pazar ve ortak parlamento kurulmalı ve üçer aylık dönemlerde Macaristan Parlamentosunda toplanarak yapılan çalışmalar gözden geçirmelidir.
10) Yine TDT bünyesinde Türk Dünyası Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Türk Dünyası Araştırmalar Enstitüsü,Türk Dünyası Akademisyenler Birliği, Türk Dünyası Tarım Birliği (hayvancılık dahil), Tür Dünyası Sağlık Teşkilatı ve Türk Dünyası Arama Kurtarma (TÜDAK) kurulmalıdır.
11) Türk Dünyası Ekomomik Formu iki yılda bir Türk Dünyasının kalbi konumundaki Aşkabat’ta yapılmalıdır.
12) Türk Dünyası Bilim Olimpiyatları iki yılda bir Özbekistan’da icra edilmelidir.
13) Türk Dünyası Uzay Araştımaları Enstitüsü kurularak Kazakistan’da her yıl toplanmalıdır.
14) Türk Teknofest Festivali her yıl Türkiye’de yapılmalıdır.
15)Türk Dünyası Yüksek Öğrenim Kurumu kurulmalı, Türk Dünyasındaki üniversitelerin denkliği için üniversitelerde ıslah çalışmaları yapılmalıdır.
16) Türk Dünyası Hekimler Birliği Kurularak her yıl Azerbaycan’da biraraya gelmelidir.
17) Türk Dünyası Bilim Ödülleri düzenlenmeli ve iki yılda bir yapılan Turan Kurultayında sahiplerine takdim edilmelidir.
18) Türk Dünyası Film Festivali ve Türk Dünyası Erovizyon Müzik yarışmaları dönüşümlü olarak Kırgızistan’da birer yıl arayla yapılarak dereceye girenlere ödülleri verilmelidir.
19) Merkezi İstanbul’da olan Türk Dünyası Belediyeler Birliği “iş birliği-güç birliği” kapsamında genişletilerek, en küçük belediyelere kadar bütün Türk Dünyasını kapsayacak şekilde dizayn edilmelidir.
20) Türk Dünyası Kültür, sanat, edebiyat çalıştayları yapılarak Türk Dünyasının ortak değerleri, özellikle Dede Korkut, Nasrettin Hoca, Atilla, Timur, Uluğ Bey, Ali Kuşçu gibi önemli şahsiyetler anlatılmalıdır.
21) “Tarihini bilmeyen milletlerin coğrafyasını başkaları çizer” düsturuyla, Türk Dünyası ortak tarihi yeniden yazılmalıdır. Bunun İçin “Millî Tatihçiler Şurâsı” âcilen kurulmalıdır.
22) Başta Doğu Türkistan olmak üzere Musul-Kerkük, Kıbrıs, Kırım, Batı Trakya gibi Türk Bölgelerinin statüleri uluslararası platformlarda sürekli dile getirilerek, layık oldukları konuma gelene kadar dünya gündeminde kalmaları sağlanmalıdır.
Bütün dünya bilmelidir ki, 21. Yüzyıl Türk Asrı Olacaktır.
Turan Kurultayı Bilim Kurulu
TURAN KURULTAYI SONUÇ BİLDİRGESİ..
Budapeşte, 13.08.2022