Öz
İnternet, yaşamın doğal ve ayrılmaz bir parçası hâline gelmesiyle sosyal bilimlerin farklı disiplinlerinde, özellikle de iletişim bilimleri ve kültürel çalışmalar alanında “yeni medya çalışmaları” adı altında toplanmaktadır. Günümüzde yeni medya çalışmalarının giderek artmasının sebebi; gazete, kitap, dergi ve radyo gibi klasik medyadan farklı olarak bireylere etkileşimli sosyal alan sağlayan internetin her geçen gün insan hayatında daha fazla yer tutmasıyla ilgilidir. Sosyal ve kültürel bir alan oluşturan bu yeni aracın halkbilimi açısından önemli olmasının asıl nedeni, halkbilimcilere yeni bir çalışma sahası sunmasıdır. Dijital folklor olarak adlandırılan bu saha, klasik folklordan farklı, internet ortamının kendi dinamiği içinde varlık gösteren yeni bir kültürel sahadır. Makalede dijital folklorun “Halkbilimi, iletişim anında ortaya çıkan artistik bir eylemdir.” genel görüşü olan klasik folklordan farkı ele alınarak, internetin halkbilimi sahasında kullanımına verilen tepkiyle birlikte zaman içerisinde bu yeni “dijital alan”ın da bir halkbilimi çalışma sahası olduğuna değinilmiştir. Bu ayrımın ardından makalede dijital sahanın bir getirisi olarak insanların fizikî anlamda bir arada bulunmadıkları cemaatler incelenmiştir. Makalenin amacı, siber cemaatler adı verilen bu cemaatlerin meydana gelişi, mekânsal cemaatlere göre değişimleri ve dönüşümlerine dikkat çekmektir. Çünkü dijital folkloru yaratan yapı, halkbilimi ürünlerinin doğrudan ve yorumsuz bir biçimde dijitale aktarılmasının aksine, kendi oluşum sürecinde meydana gelen değişim ve bu değişimin oluşturduğu kültürdür. Meydana gelen bu değişim ve dönüşümleri, dolayısıyla ortaya çıkan bu kültürü incelemek için çalışmada içerik temelli yaklaşım kapsamında web içeriklerinin metin temelli analizini konu alan netnografi tekniği kullanılmıştır. Yöntem uygulanırken incelenen sitelerde geçen metinler analiz edilmiş, söylemdeki ‘geleneksellik’ ile birlikte ‘yenilik’ler de ortaya çıkarılmıştır. Makalede öncelikle yeni medya, dijital folklor ve dijital folklorda ‘siber cemaat’ terimleri açıklanmak üzere kavramsal çerçeve oluşturulmuştur. Ardından dijital folklor içerisinde yer alan ‘meleklerleyasamak.com’ ve ‘moralev.com’ siteleri web merkezli metin analizi yapılarak incelenmiştir. Böylece insanların bir araya geldikleri mekânsal cemaatler ile fiziksel bir çatı altında olmadan meydana gelen ‘siber cemaatler’in oluşumu ele alınmıştır. Makalede, kökenini geleneksel inançtan almış ancak aynı zamanda bireysel ve yoruma açık ifadelerle dönüştürülmüş metinlere ve inanç unsurlarına dikkat çekilmiştir. Ayrıca, ortaya çıkan ‘siber cemaatler’e kaynaklık eden ve ilk kez Howard tarafından kullanılan ‘vernacular’ (yerellik) terimi açıklanmıştır. Buna göre, bu yeni medya içerisinde oluşan inancın yeni ifade şekline dikkat çekilmiştir. Sonuç olarak, yapılan incelemede geleneksel inancın siber cemaatlere kaynaklık ettiği, başlangıç noktasında anlam ve amaç doğrultusunda benzerlik gösterdiği ve ancak dikkat çekilmesi gereken asıl hususun, benzerlikten ziyade internetin kişisel yoruma ve bireyselliğe imkân tanıması sebebiyle -dokunulmaz ve değiştirilemez olduğu düşünülen bir alan olan- “inanç” unsurunda meydana gelen değişim ve dönüşümler olduğu ortaya konmuştur.