Öz
Çalışma esas itibariyle iki hususu ele almaktadır. Birincisi olan Kazak kültüründe hac ve hacılıkla ilgili hususlardır. Çalışma Batı Kazakistan’da hac ve hacılığın tarihi ile kültürü üzerinde odaklanmıştır. Bilhassa 19. yüzyılın ortalarından itibaren Kazak toplumunda hac ve hacılıkla ilgili hususların daha fazla önem kazandığı görülmektedir. Bunun en önemli sebebi ise bu dönemde İslam’ın farzlarından biri olan haccın yerine getirilme-sinde toplumda ortaya çıkan talep ve arzuların çoğalmasıdır. Ayrıca Kazak toplumu, binlerce kilometre yol yaparak Kabeyi görmeleri ve diğer Müslümanları görerek tanışmış olmaları sebebiyle hacıları el üstünde tutmuşlardır. Hacca gidiş ve dönüş, civarda oturan tüm dost ve akrabaların katıldığı birer küçük tören niteliğindedir. Bu çalışmada Kazak toplumunda hac ve hacılığın yeri ve önemine değinilmekte, Batı Kazakistan’dan hacca gidiş güzergâhları ele alınarak bu güzergâhlardan hacca gidip gelen hacı adaylarının sayıları ile ilgili olarak da bilgiler verilerek bir karşılaştırma imkânı verilmektedir. Çalışmada Batı Kazakistan’dan Kazakların hacca gidişlerinin 19. yüzyılın ortalarından itibaren yoğunlaşması ile bu hac seyahatinin bölgeyi işgal etmiş olan Rus Çarlığı’nın kontrolü altına alınması hususuna değinilmektedir. Bu noktada Çarlık Rusya yerli idaresinin hacılara karşı tuttuğu siyasetinin temelinde Müslümanların kendi aleyhinde dayanışma ya da birleşmesini önlemeyi amaçladığı da vurgulanmaktadır. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren hacılar gittiği yolda uğradığı çeşitli hastalıklara, zorluklara ve hırsızların saldırılarına bakmadan dinî farzını yerine getirmeye devam etmelerine de temas edilmektedir. Sadece dinî, siyasi, ekonomik değil aynı zamanda kültürel etkisi olduğunun altı çizilmektedir. Çalışmanın ele aldığı bir diğer husus ise bu seyahatin Kazak toplumunda yaptığı katkı ve etkilerdir. Nitekim çalışmada bu dönemdeki hac ziyaretinin Kazak topraklarında eğitim ve ilimin gelişmesine de katkısı olduğu görülmektedir. Müslümanların dinî eğitim merkezleri olan Mekke ve Medine, İstanbul, diğer Arap diyarları, Semerkand, Hive, Buhara, Mısır, Orenburg, Ufa, Kazan şehirlerinde dinî eğitim alan Kazak aydın kısmı sayısının artışına sebep olmuştur. Hacılık sırasında Kazak hacıları Müslüman aydınlarla tanışmışlar, onlarla irtibat kurmuşlar ve onları Kazak topraklarındaki mektep ve medreselerde müderris olarak çalışmaya davet etmişlerdi. Böylelikle Kazak topraklarında cami ve medrese sayısının artışında hacıların rolü büyük olmuştur. Bunun yanı sıra Kazak topraklarına Müslüman aydınlarla birlikte çeşitli el yazmalar ve kitaplar gelmiştir. Kazak hacıların sayısının artışı ile Müslüman devletler ile sıkı irtibat kurulmuştur, eğitim alanında gelişme kaydedilmiştir ve ticari ilişkiler gelişmiştir. Ayrıca hac ziyareti İslam kültürünün bu topraklarda gelişmesine ve kuvvetlenmesine büyük katkı yapmıştır. Bilhassa İstanbul üzerinden yapılan hac seyahatinin Batı Türklüğü ile olan münasebetlerin gelişmesinde büyük rolü olmuştur. Bu çalışmada Türkiye ve Kazakistan’da konuyla ilgili literatür, hatırat ve arşiv belgeleri kullanılmıştır.