This article examines, the preparatory processes and the effective implementation period of the Rec-ommendation on the Safeguarding of Traditional Culture and Folklore prepared in 1989 by UNESCO, the United Nations institution in charge of education, science and culture under the Convention for the safe-guarding of the Intangible Cultural Heritage. UNESCO's work on the protection of cultural heritage started with the “Convention for the Protection of Cultural Property in the Event of Armed Conflict” adopted in 1954 and continued with the “Convention on Measures to be Taken to Prevent and Prohibit the Illegal Im-port, Export and Transfer of Ownership of Cultural Property” adopted in 1970. The fact that UNESCO focused all its attention on tangible cultural heritage with the “Convention on the Protection of the World Cultural and Natural Heritage” adopted in 1972 has become a subject of criticism in the international com-munity. These criticisms gained momentum with the proposal for the protection of folklore products in addition to the protection of material cultural heritage in the declaration prepared under the leadership of the Bolivian Government in 1973 and was recorded as the Bolivia Declaration. From 1973 until 1989, when the Recommendation was adopted, it was observed that there were intense discussions on how folklore should be protected. While, the intellectual property aspect of folklore was emphasised within the scope of WIPO's legislation, UNESCO continued to work on the definition, identification, protection and dissemina-tion of folklore. As a matter of fact, with the decision taken in 1982, the “Intangible Cultural Heritage Sub-programme” was established in 1985. Starting in 1973 with the Bolivian Declaration and continuing with the unit established within UNESCO in 1985 and the awareness raised, these studies resulted in the “Recom-mendation on the Safeguarding of Traditional Culture and Folklore” adopted in 1989. This Recommendation is the first international document for the protection of folklore and one of the important steps towards the protection of intangible cultural heritage. The Recommendation covers issues such as the definition, identi-fication and protection of folklore and ensuring international co-operation in this field. In the text, folklore, which until then had been referred to as “works of unknown authorship”, “expressions of folklore”, “intan-gible cultural heritage”, “oral heritage” in various documents, was defined. After the 1972 Convention, in contrast to the international effort for the protection of folklore, it was observed that the Recommendation did not attract sufficient attention from UNESCO member states after its adoption in 1989. Thereupon, regional seminars were organised in different parts of the world between 1995 and 1999 to promote and disseminate the Recommendation. As a conclusion of these seminars, it was determined that the Recom-mendation had not achieved the desired success. At the 1999 Washington Conference, the reasons for this were emphasised and the measures to be taken were evaluated. Deficiencies such as the fact that the Recommendation contains terms that are perceived differently in different regions, that there are no expla-nations for its implementation, that it addresses only the archiving of folklore products, and that it is not as valid and visible as a convention were identified. Despite these shortcomings, it was considered important that the Recommendation and the subsequent regional meetings enabled different states to share their prob-lems or experiences in the field of folklore in the international arena. When we look at the results of the regional meetings, we see that the idea that some cultures are under pressure from other cultures, that there is a tendency towards uniformisation due to globalisation and that many old traditions and folklore products are about to be lost, and that some solutions should be proposed on the international arena to prevent this, became prominent. After the adoption of the Recommendation in 1989, the Living Human Treasures Pro-gramme, which was implemented in 1994, and the Programme for the Proclamation of Masterpieces of the Oral and Intangible Cultural Heritage of Humanity, which started in 1997, revealed the importance of intangible cultural heritage and the need to protect it with stronger documents just like tangible heritage. These determinations and practices have entered a new phase with the Convention for the safeguarding of the Intangible Cultural Heritage adopted in 2003.
UNESCO 1989 Recommendation Living Human Treasures Masterpieces of Oral and Intangible Cultural Heritage of Humanity Intangible Cultural Heritage
Makalede Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi öncesinde folklorun Birleşmiş Milletlerin eğitim, bilim ve kültür alanlarında görevli kurumu olan UNESCO tarafından 1989 yılında hazırlanan Gele-neksel Kültür ve Folklorun Korunması Tavsiye Kararı’nın hazırlık süreçleri ve etkin uygulanma dönemi incelenmiştir. UNESCO’nun kültürel mirasın korunmasına yönelik çalışmaları, 1954 yılında kabul edilen “Silahlı Bir Çatışma Halinde Kültür Mallarının Korunmasına Dair Sözleşme” ile başlamış, 1970 yılında kabul edilen “Kültür Varlıklarının Kanunsuz İthal, İhraç ve Mülkiyet Transferinin Önlenmesi ve Yasak-lanması İçin Alınacak Tedbirlerle İlgili Sözleşme” ile sürmüştür. UNESCO’nun 1972 yılında kabul ettiği “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunmasına Dair Sözleşme” ile bütün dikkatini somut kültürel mirasa yöneltmiş olması, uluslararası toplumda eleştiri konusu olmaya başlamıştır. Bu eleştiriler, Bolivya Hükûmeti-nin öncülüğünde 1973 yılındaki hazırlanan ve kayıtlara Bolivya Deklarasyonu olarak geçen bildirgede maddi kültürel mirasın korunmasının yanı sıra folklor ürünlerinin de korunması önerisi ile hız kazanmıştır. 1973 yılından Tavsiye Kararının kabul edildiği 1989 yılına kadar folklorun ne şekilde korunması gerektiği konusunda yoğun tartışmaların yapıldığı görülmüştür. Bir yandan WIPO’nun mevzuatı kapsamında folklorun fikrî mülkiyet yönü üzerinde durulurken diğer yandan UNESCO’nun folklorun tanımı, tespiti, korunması ve yaygınlaştırılması alanlarında çalışmalarını sürdürdüğü görülmüştür. Nitekim 1982 yılında alınan kararla 1985 yılında “Maddi Olmayan Kültürel Miras Alt programı” oluşturulur. 1973 yılındaki Bolivya Deklaras-yonu ile başlayan 1985 yılında UNESCO içinde kurulan birim ve oluşan farkındalıklarla devam eden bu çalışmalar 1989 yılında kabul edilen “Geleneksel Kültür ve Folklorun Korunması Tavsiye Kararı” ile so-nuçlanmıştır. Bu Tavsiye Kararı, folklorun korunmasına yönelik ilk uluslararası belge olmakla birlikte, somut olmayan kültürel mirasın korunmasına yönelik önemli adımlardan biridir. Tavsiye Kararı, folklorun tanımlanması, tespiti, korunması ve bu konuda uluslararası iş birliğinin sağlanması gibi konuları kapsamakta-dır. Tavsiye Kararı metninde o döneme kadar çeşitli belgelerde “yazarı belirsiz çalışmalar”, “folklor ifade-leri”, “maddi olmayan kültürel miras”, “sözlü miras” olarak adlandırılan ancak tanımı yapılmayan folklorun tanımı yapılmıştır. 1972 tarihli Sözleşme’den sonra folklorun korunmasına yönelik uluslararası çabanın aksine Tavsiye Kararı’nın 1989 yılında kabulünden sonra UNESCO üyesi devletlerden yeteri kadar ilgi görmediği görülmüştür. Bunun üzerine Tavsiye Kararı’nın tanıtılmasına ve yaygınlaştırılmasına yönelik dünyanın farklı bölgelerinde 1995-1999 yılları arasında bölgesel seminerler düzenlenmiştir. Bu seminerlerin sonunda Tavsiye Kararı’nın istenen başarıya ulaşmadığı tespitinde bulunulmuştur. 1999 Washington Konfe-ransı’nda bunun nedenleri üzerinde durulmuş ve alınacak önlemler değerlendirilmiştir. Tavsiye Kararı’nın farklı bölgelerde farklı algılanan terimler içermesi, uygulanmasına yönelik açıklamaların yer almaması, folklor ürünlerinin yalnızca arşivlenmesi yönüne değinmesi, sözleşme kadar geçerli ve görünür olmaması gibi eksiklikleri tespit edilmiştir. Bu eksikliklere rağmen Tavsiye Kararı ve ardından yapılan bölgesel toplan-tıların farklı devletlerin folklor alanındaki sorunlarını veya deneyimlerini uluslararası ortamda paylaşmala-rına imkân vermiş olması önemli bulunmuştur. Bölgesel toplantılarda çıkan sonuçlara bakıldığında bazı kültürlerin diğer kültürlerin baskısı altında kaldığı, küreselleşme nedeniyle tek tipleşmeye doğru gidildiği ve pek çok eski geleneğin, folklor ürünlerinin kaybolmak üzere olduğu ve bunu engellemek için uluslararası zeminde kimi çözüm önerilerinin getirilmesi gerektiği fikrinin öne çıktığı görülmektedir. Tavsiye Kararı’nın 1989 yılında kabulünden sonra 1994 yılında uygulama alanı bulan Yaşayan İnsan Hazineleri Programı ile 1997 yılında başlayan İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Kültürel Mirası Başyapıtları İlan Programı somut olmayan kültürel mirasın önemini ve tıpkı somut miraslar gibi daha güçlü belgelerle korunması gereğini ortaya çıkarmıştır. Bu tespit ve uygulamalar ise 2003 yılında imzalanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ile yeni bir evreye geçmiştir
UNESCO Tavsiye Kararı Yaşayan İnsan Hazineleri İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Kültürel Mirası Başyapıtları Somut Olmayan Kültürel Miras
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar, Türk Halk Bilimi |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 18 Sayı: 140 |