Nasreddin Hoca,
mizahi eleştiri becerisi ve öz eleştiri anlayışı ile yüzlerde tebessüm dolu izler
bırakan, Türk mizah karakteri ve ölümsüz bilge bir kişidir. Ünü batıda ve
doğuda Türk kültür coğrafyasının sınırlarını aşmış neredeyse tüm dünyada Türk
mizah anlayışının temsili olan bir halk filozofu olarak anılmaktadır. Gerçekte
yaşayıp yaşamadığı tartışmaları bir tarafa dursun, kıvrak zekâsı ve mizahi
tavrıyla, gerçekte ona ait olduğu bile şüpheli olan onlarca fıkraya konu
edilmiştir. Doğuda Orta Asya’dan, batıda Avrupa’ya, kuzeyde Sibirya’dan güneyde
Kuzey Afrika’ya kadar, adından bahsedilen Nasreddin Hoca, farklı kültürlerde
çeşitli isimlerle anılmış, şöhreti nice nesilleri aşmış olan bu coğrafyalarda
değişik suretlerle plastik sanatlara da konu edilmiştir.
Bu çalışmada,
geniş bir coğrafi yelpazede Nasrettin Hoca’ya atfedilen bazı heykel çalışmaları
kültürel farklılıklar, tipolojik özellikler ve plastik çözümleme yaklaşımları
gözetilerek incelenmiştir. Tarihi belge ve dokümanlar olmaksızın, dilden dile
nesillerdir süre gelen Nasreddin Hoca mizahının, kültürel farklılıklar
bağlamında, heykel sanatçılarında nasıl bir izlenim oluşturduğu nitel olarak
değerlendirilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ocak 2019 |
Gönderilme Tarihi | 10 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)