Amaç: Hipervolemi hemodiyaliz hastalarında yaygın bir problemdir. Çünkü optimal kuru ağırlığı belirlemek
zordur. Kronik volüm yüklenmesi sol ventrikül hipertrofisine yol açar. Bu yüzden kardiyovasküler hastalık
görülme oranı yüksektir. Yüksek nabız basıncı aortik sertleşmenin bir göstergesi ve kardiyovasküler
mortalite için bağımsız bir risk faktörüdür. Hipertansif hemodiyaliz hastalarında nabız basıncı tek başına
sistolik kan basıncına göre miyokard infarktüsü oluşum riski için daha güçlü bir risk faktörüdür. Bu
çalışmanın amacı her ikisi de kardiyovasküler hastalık için risk faktörü olan hipervolemi ile nabız basıncı
arasındaki ilişkiyi incelemektir.
Gereç ve Yöntemler: Ortalama yaşları 48 ± 12 olan 70 (28 erkek (%40), 42 kadın (%60)) kronik
hemodiyaliz hastası çalışmaya dahil edildi. Tüm hastalar haftada 3 gün hemodiyalize giriyordu. Vücut
kompozisyonu monitörü (BCM) ile HD hastalarında sıvı durumu (Total Vücut Sıvısı, Ektrasellüler sıvı ve
intrasellüler sıvı değerleri) iki kez (HD’nin başlangıcı ve bitişi) değerlendirildi ve aynı anda kan basınçları
ölçüldü. Diyaliz öncesi ve sonrası kilo ölçümleri yapıldı ve kayıt edildi. Bulgular: Diyalizin girişindeki Ekstrasellüller Sıvı (ESS) / Vücut Ağırlığı (VA) (%) ile sırasıyla giriş sistolik kan basıncı ve nabız basıncı arasında
anlamlı korelasyon bulundu (P=0.021,P=0.057 ). Diyastolik kan basıncı ile nabız basıncı ve hipervolemi arasında bir ilişki saptanmadı.
Sonuç: İnterdiyalitik periyotta hastaların hipervolemik olması kardiyovasküler risk faktörlerine uzamış maruziyete neden olur. Çünkü
hipervolemi ile nabız basıncı ve sistolik kan basıncı arasındaki ilişki bilinmektedir. Bu yüzden hastaların kuru ağırlığının doğru hesaplanması
ile yeterli sıvının ultrafiltrasyonla çekilmesi sağlanabilir ve NB ile SKB’da orantılı azalmaya yol açarak kardiyovasküler olaylar azaltılabilir.
Aim: Hypervolemia is a common problem in hemodialysis (HD) patients. Because reaching to optimal
dry weight (DW) is difficult. Chronic volume overload causes left ventricular hypertrophy. Therefore,
risk of cardiovascular events is very high. High pulse pressure is an indicator of aortic stiffness, an
independent risk factor for cardiovascular mortality. Pulse pressure has a strong correlation with systolic
blood pressure and thus with myocardial infarction in hypertensive HD patients. Aim of this study is to
investigate the relationship between pulse pressure (PP) and hypervolemia.
Material and Methods: Seventy (28 male (40%), 42 (60%) female) chronic HD patients with an average
of age 48 ± 12 were enrolled. All patients underwent HD 3 times weekly were included. Fluid status
[Total Body Water (TBW), ECW and Intracellular Water (ICW) values] was assessed twice (beginning
and end of the HD) in HD patients with the body composition monitor (BCM). And blood pressure was
measured simultaneously. Before and after hemodialysis, the weight of the patients was measured and
recorded.
Results: At the beginning of HD, Extracellular Water (ECW) / body weight (BW) (%) was associated
systolic blood pressure (SBP) and PP measured simultaneously (P=0.021, P=0.057 respectively).
There was no association between diastolic blood pressure with hypervolemia and PP.
Conclusion: If patients have hypervolemia especially in the interdialitic period, they have prolonged
exposition to cardiovascular risk factors, because hypervolemia is corralated with SBP and PP as well.
Both of them are strongly associated with cardiovascular events. Removal of adequate fluid to obtain
optimal dry weight causes decrease of systolic and pulse pressure proportionally.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2021 |
Kabul Tarihi | 15 Kasım 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 5 Sayı: 3 |
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin bilimsel yayım organıdır.
Ulusal ve uluslararası tüm kurum ve kişilere elektronik olarak ücretsiz ulaşmayı hedefleyen hakemli bir dergidir.
Dergi yılda üç kez olmak üzere Nisan, Ağustos ve Aralık aylarında yayımlanır.
Derginin yayım dili Türkçe ve İngilizcedir.