Objective: Fine needle aspiration biopsy (FNAB)
is considered to be the most trustworthy diagnostic
method in differention of benign and malign
thyroid nodules. By comparingthyroid FNAB
cytology and thyroidectomy pathology results we
aimed to determine the utility of FNAB in the
evaluation of thyroid lesions.
Method: The pathologic reports and demographic
data of 881 FNAB and 62 resection materials sent
from Mustafa Kemal University Endocrinology,
Interventional Radiology and General Surgery
Departments have been reviewed.
Results: The median age was determined 46.03;
minimum 15 and maximum 85 among 881 patients.
140 (%15.9) patients were male and 741 (%84.1)
were female. Of 708 (%80.4) cases were benign, 4
(%0.5) were malign, 12 (%1.4) were atypia
undefined, 11 (%1.2) were follicular neoplasia, 12
(%1.4) cases were suspicious for malignancy and
133 (%15.1) cases were reported as insufficient. Of
881 patients 62 have been operated in our hospital.
49 (%80.3) patient had bilateral total
thyroidectomy, 4 (%6.6) had right lobectomy, 3
(%9.8) had left lobectomy, 2 (%3.3) had
complementary thyroidectomy. Of 47 (%75.8)
patients’ FNAB results were compatible with
resection results but 15 (%24.2) patients’ were
different. When the concordance of similar results
of FNAB and surgical specimens’ have been
compared kappa value was 0.223, and this was not
statistically sinificant (p=0.077).
Conclusion: FNAB is the golden standard method
for the follow-up and evaluation of thyroid nodules
before surgery. Our results almost demonstrates the
effectiveness of FNAB, on the other hand clinic
and radiologic findings are also important for the
management of the thyroid nodules.
Amaç: Tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi
(İİAB), benign tiroid nodüllerinin malign tiroid
nodüllerinden ayrımında en güvenilir teşhis
yöntemi olarak kabul edilmektedir. Tiroid İİAB
sonuçları ile tiroidektomi patoloji sonuçları
karşılaştırılarak, tiroid lezyonlarının
değerlendirilmesin de hastanemizde İİAB’nin
etkinliğinin saptanmasını amaçladık.
Yöntem: 2012 yılında Mustafa Kemal Üniversitesi
Tıp Fakültesi Patoloji Laboratuvarı’na
Endokrinoloji polikliniğinden ve Radyoloji bölümü
Girişimsel işlemlerden gönderilen toplam 881 tiroid
İİAB ve 62 tiroidektomi olgusu çalışma kapsamına
alınmıştır.
Bulgular: 881 olgunun değerlendirilmesinde;
ortalama yaş 46.03 olarak saptanmış olup,
minimum yaş 15, maksimum yaş 85’ tir. Hastaların
140 (%15.9)’ı erkek olup, 741 (%84.1)’i kadındır.
708 (%80.4) olgu benign, 4 (%0.5) olgu malign, 12
(%1.4) olgu önemi belirsiz atipi, 11 (%1.2) olgu
folliküler neoplazi, 12 (%1.4) olgu malignite
şüphesi ve 133 (%15.1) olgu yetersiz materyal
olarak raporlanmıştır. 881 hastanın 62 ‘si
hastanemizde opere olmuştur. 49 (%80.3)’una
bilateral total tiroidektomi, 4 (%6.6)’üne sağ
lobektomi, 3 (%9.8)’üne sol lobektomi, 2 (%3.3)’
sine tamamlayıcı tiroidektomi uygulanmıştır. 47
(%75.8) hastanın İİAB sonuçları rezeksiyon
sonuçları ile uyumlu iken, 15 (%24.2) hastanın
farklı idi. Her iki sitoloji ve patoloji sonuçlarının
birbirine benzer sonuçlarının uyumu
değerlendirildiğinde kappa değeri 0.223 olup, bu
değer istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı
(p=0.077).
Sonuç: Tiroid nodüllerinin takibinde ve ameliyat
öncesi değerlendirilmesinde İİAB altın standart
yöntemdir. Sonuçlarımız büyük oranda İİAB’nin
etkinliğini göstermektedir ancak nodüllerin
yönetiminde klinik ve radyolojik bulguların da
desteği önemlidir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Original Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Mart 2015 |
Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 3 Sayı: 10 |