Bu makalede kurmaca ve gerçeklik arasındaki özgün ilişkiyi Platon'un didaktik şeması ile Aristotelesçi klasik şema üzerinden ele alıyorum. Bu şemalardan ikincisinin çerçevesinin sanatın mimetik doğasına ve estetik iletişim potansiyeline dair daha incelikli bir anlayış sunduğunu ileri sürüyorum. Platon'un sanatı gerçekliğin sadece bir taklidi ve dolayısıyla hakikatten tehlikeli bir uzaklaşma olarak görmesi, sanatsal temsilin dönüştürücü ve yaratıcı gücünü vurgulayan Aristotelesçi bir bakış açısıyla sorguluyorum. Sanatın yalnızca gerçekliği yansıtmakla kalmadığını, aynı zamanda onunla aktif bir biçimde etkileşime girerek, alışıldık olanın alışılmadık hale getirildiği, eleştirel düşünmeyi ve gerçekliğin daha derinlemesine anlaşılmasını teşvik ettiği benzersiz bir iletişim alanı yarattığını ileri sürüyor ve bu savımı temellendirmek için Roman Ingarden ve Wolfgang Iser’in yapısal ve pragmatik kuramlarına başvuruyorum. Sanat ve gerçeklik arasındaki ilişkiyi yeniden çerçevelendirerek, sanatın etrafımızdaki dünyayı daha derin ve incelikli bir şekilde anlamamıza yol açabilen iletişimsel bir eylem olarak önemini vurguluyorum.
In this paper I examine the peculiar relation between fiction and reality, contrasting the didactic schema of Plato with the Aristotelian classical schema. I posit that the latter’s framework offers a more nuanced understanding of the mimetic nature of art and its potential for aesthetic communication. Plato’s conception of art as a mere imitation of reality, and thus a dangerous distraction from truth, is challenged through an Aristotelian lens, which emphasizes the transformative and creative power of artistic representation. I suggest that art does not merely mirror reality but actively engages in it, creating a unique communicative space where the familiar is rendered unfamiliar, prompting critical reflection and a deeper understanding of reality. To support my claims, I refer to Roman Ingarden’s and Wolfgang Iser’s views on the structure of the work of art and reading act. By reframing the relationship between art and reality, I highlight the importance of art as a communicative act that can lead to a more profound and nuanced understanding of the world around us.
Mimesis Fiction Reality Act of Reading Aesthetic Communication
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Makaleler (Tema) |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 7 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 27 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 11 Sayı: 2 |