Purpose: The aim of the study is to determinethe low back pain prevalence and related risk factors among nurses, medical assistants and portersin a university hospital.Materials and Methods: Eight hundred twentyone 87.5% of the 938 health staff who wereemployed in Gazi University Gazi Hospital wererecruited in the study. This cross-sectional studywas conducted via a questionnaire including questions about sociodemographical properties,non-occupational risk factors, work conditionsand presence and characteristics of the low backpain. Descriptive statistics along with Chi-Squaretest, Fisher’s exact test and logistic regressionanalysis were performed.Results: The low back pain prevalence for thelast year was 58.3% among nurses and medicalstaff and 33.0% among porters with a total of65.3% for the whole study group. When the staffwithout low back pain is taken as the refencegroup; the low back pain risk is found to be higheramong cigarette smokers OR:1.49, 95%CI: 1.062.09, p=0.021 , staff who percieve their healthbad OR:2.42, 95%CI:1.70-3.43, p=0.000 , staffwho think that his/her occupation causes low backpain OR:3.98, 95%CI: 2.17-7.30, p=0.000 , staffwho know the early signs and symptoms of lowback pain OR:1.61,95%CI:1.12-2.31, p=0.009 ,and staff who perform the bending forward motionduring daily work OR:2.26,95%CI:1.38-3.69,p=0.001. The risk factors among nurses and medical assistants were found as the female sex, perception of their health as bad, thinking thathis/her occupation causes low back pain, knowingthe early signs and symptoms of low back pain andfrequent bending forward during daily work. Therisk factors among porters were found as perception of their health as bad and thinking thathis/her occupation causes low back pain. Conclusion: Low back pain is found to beprevalent among health personnel and trainingsabout low back pain, its prevention, diganosis andtreatment can increase the quality of life of thehealth personel while minimizing the work-forceloss.
Çalışmada bir üniversite hastanesinde çalışan hemşire, sağlık memuru ve hastabakıcılar- da bel ağrısı sıklığını ve etkileyen faktörleri sapta- mak amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Araştırmada Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yapan 938 hemşire, sağlık memuru ve hastabakıcı- dan 821 %87.5 ’ine ulaşılmıştır. Kesitsel tipte olan bu araştırmada kişilerin tanımlayıcı özellik- leri, meslek dışı risk faktörleri, çalışma şartları ve bel ağrısı ile ilgili bilgiler gözlem altında anket yön- temi ile toplanmıştır. İstatistiksel analizlerde tanımlayıcı istatistiklerin yanı sıra Ki-kare, Fisher’in kesin testi ve lojistik regresyon analizi kullanılmıştır. Bulgular: Son bir yılda bel ağrısı görülme sık- lığı; hemşire ve sağlık memurlarında %58.3, hastabakıcılarda %33.0, tüm grupta ise %65.3 olarak bulunmuştur. Bel ağrısı tariflemeyen grup referans alındığında bel ağrısı riski, sigara içenlerde OR:1.49, %95 GA:1.06-2.09, p=0.021 sağlığını kötü olarak tanımlayanlarda OR:2.42, %95 GA: 1.70-3.43, p=0.000 , yaptığı işin bel ağrısına neden olduğunu düşünenlerde OR:3.98, %95 GA: 2.17-7.30,p=0.000 kat, bel ağrısının erken bulgu ve semptomlarını bilenlerde OR:1.61, %95 GA:1.12-2.31, p=0.009 kat ve yoğun olarak öne eğilmeyi gerektiren işler yapanlarda OR:2.26,%95 GA:1.38-3.69, p=0.001 daha fazla saptanmıştır. Hemşire ve sağlık memurlarında etkili faktörler; kadın cinsiyet, sağlığını kötü olarak algılama, yap- tığı işin bel ağrısına neden olduğunu düşünme, bel ağrısının erken bulgu ve semptomlarını bilme ve yoğun olarak öne eğilmesini gerektiren işlerde çalışma olarak belirlenmiştir. Hastabakıcılarda ise; sağlığını kötü olarak algılama, yaptığı işin bel ağrısına neden olduğunu düşünme bel ağrısı varlığı bildirmede etkili faktörler olarak bulunmuştur.Sonuç: Bel ağrısı, incelenen sağlık personelinde oldukça sık bulunmuştur. Sağlık personeline bel ağrısı ile ilgili yapılacak eğitimler ve personele bel ağrısı oluşumunu engellemenin yolları, tanı ve tedavisi konularında bilgilendirilme; personelin yaşam kalitesi arttırılabileceği gibi, ağrının yol açtığı iş gücü kaybı da en aza indirilebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 9 Sayı: 32 |