Architecture includes actions to produce buildings, as well as works to conserve what has been produced. In this context, conservation practices in architecture, historical structures, and textures; it has taken its present form with the activities carried out in order to protect many natural, social and cultural values. These values also include original and natural building materials. One of these materials is adobe.
Since the beginning of the building production action, adobe is one of the most frequently used and easily accessible materials. However, the use of adobe materials has gradually decreased in the process that has reached the present day, and earthquakes, which have come to the fore with their destructive effects, have been one of the most damaging disasters to the adobe architectural heritage in recent years. In this context, the aim of the study is to reveal the importance of the conservation of adobe structures and to examine the effects of the earthquake as a conservation problem that prevents this. In this context, the relationship between the concept of conservation and earthquake was investigated; then, various examples of adobe structures in Malatya, one of the settlements with the highest density of adobe buildings in Anatolia, were transferred and the effects of the earthquake on these structures were evaluated in the context of conservation. The study method consists of examining the relevant sources and field studies. As a result of the study, various suggestions were made to increase the earthquake resistance of adobe structures and in this sense, it was aimed to contribute to the conservation of the adobe architectural heritage
Mimarlık yapı üretmeye yönelik eylemlerle birlikte, üretilmiş olanı korumaya dair çalışmaları da bünyesinde barındırmaktadır. Bu bağlamda mimarlıkta koruma uygulamaları, tarihi yapıları ve dokuları; doğal, sosyal ve kültürel pek çok değeri koruyabilmek adına yapılan etkinliklerle günümüzdeki hâlini almıştır. Bu değerler, aynı zamanda özgün ve doğal yapı malzemelerini de içine almaktadır. Bu malzemelerden biri de kerpiçtir. Yapı üretme eyleminin başladığı zamandan bugüne kadar en sık kullanılan ve en kolay ulaşılabilen malzemelerin başında kerpiç gelmektedir. Ancak kerpiç malzemenin kullanımı günümüze ulaşan süreçte giderek azalmış ve yıkıcı etkileriyle öne çıkan depremler, son yıllarda kerpiç mimari mirasa en fazla zarar veren afetlerden biri olmuştur. Bu bağlamda çalışmanın amacı, kerpiç malzemeli yapıların korunmasının önemini ortaya koymak ve buna engel teşkil eden bir koruma sorunu olarak depremin etkilerini irdelemektir. Bu kapsamda koruma kavramı-deprem ilişkisi araştırılmış; ardından Anadolu’da kerpiç yapı yoğunluğunun en fazla olduğu yerleşimlerden biri olan Malatya’daki kerpiç yapılardan çeşitli örnekler aktarılarak depremin bu yapılar üzerindeki etkileri koruma bağlamında değerlendirilmiştir. Çalışma yöntemi, ilgili kaynakların incelenmesi ve alan çalışmalarından oluşmaktadır. Çalışma sonucunda kerpiç yapıların depreme karşı dayanımının arttırılmasına yönelik çeşitli öneriler getirilmiş ve bu anlamda kerpiç mimari mirasın korunmasına katkı sağlamak hedeflenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mühendislik |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |