Modern devletin bir unsuru olan egemenlik kavramı diğer bir unsuru olan
toprak üzerinde 16.yüzyılda doğmuştur. Toprak unsuruna 20.yüzyılda hava
unsuru ilavesiyle 18.yüzyıl sonunda ortaya çıkan ulus devlete, toprak ve karasuları üzerindeki hava sahasında egemenlik hakkı verilmiştir. Sivil ve askeri
hava araçları ayrımının yapıldığı bu egemenlik hakkı, 20.yüzyıl sonundan itibaren ulus devlete verilen yeni rol bağlamında dönüştürülmek istenmektedir.
Ulus devletin yeni rolü, ulusal ağlar vasıtasıyla transfer edilen uluslararası ağlarca alınan kararların (üretilen politikaların) uygulanabilmesini sağlamaktır.
Maastricht Antlaşması ile devletler üstü olma yolunu açan Avrupa Birliği (AB),
ürettiği politikaların uygulanmasında önüne çıkan engelleri yeni vasıtalar ve
yollar kullanarak temizlemeye çalışmaktadır. Avrupa hava sahasında bütünlük isteyen AB, Türkiye’nin de dâhil olduğu ilgi sahasındaki ulus devletlerden
kendi içlerinde ve birbirleriyle sivil-asker iş birliği yapmalarını istemektedir.
Politika süreç analiz modelinden yararlanılan bu makalenin amacı üretilen söz
konusu politikanın nasıl oluştuğunu ve niçin aday ülke Türkiye’ye transfer edilerek uygulatılmaya çalışıldığını ortaya koyarak görünmeyen yüzü sahnelemektir
Egemenlik Hava Sahası Sivil-Asker İşbirliği FIR Politika Transferi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 16 Sayı: 35 |