Bu çalışmada, liberalizm, bir çevre ülkesinin egemen sınıflarının kapitalist dünya sistemine eklemlenme projelerinden biri olarak kavramsallaştırılmış, Osmanlı’dan günümüze bu projenin sürekliliği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Yaygın kanının aksine, liberalizm, Osmanlı-Türkiye modernleşme sürecinde zayıf bir ideoloji olmamış, egemen sınıflar açısından her zaman önemli bir nitelik taşımıştır. Dünya sistemine, uluslararası işbölümünün doğasına uygun bir şekilde, yani serbest ticaret yoluyla eklemlenme anlamında liberalizm, 19. Yüzyıldan bu yana bir süreklilik, bu işbölümüne aykırılık teşkil eden planlamacılık, devletçilik vb. gibi uygulamalar ise bir arızilik teşkil eder. Liberalizme böyle bakmak, Türkiye’yi devlet-toplum ya da merkez-çevre gibi ikilikler üzerinden okuyan liberal-muhafazakar paradigmanın eleştirilmesi anlamına gelmektedir. Çalışma, bu eleştiri için bir dayanak noktası sunmayı amaçlamaktadır.
liberalizm güçlü devlet geleneği eklemlenme projeleri ulusla- rarası işbölümü otoriter devletçilik.
liberalizm güçlü devlet geleneği eklemlenme projeleri ulusla- rarası işbölümü otoriter devletçilik.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Sayı: 15 |