Bu makalede XIX. asırda iki ana İslam geleneğini temsil eden Osmanlı ve Mısır aydınlarının Batı medeniyetini nasıl tasavvur ettikleri incelenmiştir. Batı medeniyetini, Osmanlı düşünürleri adalet değerince anlamlandırılan, meşrulaştırılan ideal İslamî düzenin madden geliştirildiği halde manen yozlaştırılmış bir kopyası olarak algılarken, Mısır düşünürleri aklîleştirmeyle ezici bir güç kazanarak özgürlüklerini tehdit eder hale gelen insanlık tarihinde emsalsiz bir maddî medeniyet olarak gördüler. Batı medeniyetinin bilimsel-teknolojik ve endüstriyel gelişmenin ürünü maddî gücünü, meşruiyete dayalı âdil yönetimin eseri olarak gören Osmanlı aydınlarına karşılık Mısır düşünürleri, Avrupa’nın sosyal düzen başarısını, akliyete dayalı maddî uygarlığın türevi ola-rak görüyordu. Batı medeniyetini meşruiyete dayalı düzen başarısı olarak ta-savvurları uyarınca Osmanlıların Batı-tarzı kalkınma stratejisi, genelde orijinalizm anlayışına dayanıyordu. Buna karşılık Mısırlıların ilerleme stratejisi, Batı’nın maddiyatı ile İslam’ın maneviyatı arasında eklektisizm veya sentez formülüne dayanıyordu.
Osmanlı İmparatorluğu Mısır Batı medeniyeti meşruiyet akliyet
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 4 Sayı: 16-17 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi