Bugün dil sorununu "postmodern durum" denilen, pozitivist olmayan bakışın giderek egemenliğini hissettirdiği, İngilizce'nin tüm teknomedyatik kanallardan zihinlere boca edildiği, yerel olanın önemini yitirdiği bir dünyada konuşuyoruz. Önerdiğimiz dil politikaları, bu koşulları gözetmek durumundadır. Elbette dil politikamız artık “tarih-dışı" anakronik bir hâle düşmüş pozitivist milliyetçiliğin tekleyip duran arabasına binerek sürdürülemez; aynı şekilde Osmanlıca'yı yeni baştan benimseyip canlandırmaktan yana olan bir anlayış da, gerçekçi olmadığı gibi derdimize çare olamaz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Cilt: 2 Sayı: 5 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi