Birçok ülke gibi Türkiye de doğurganlık geçişi sürecinden geçmekte olup toplam doğurganlık hızı, toplumun
kendini yenileme düzeyi olan 2,1’in altına gerilemiştir. Bu çalışma, söz konusu geçişi; dört refah rejimi tipi
(liberal, muhafazakâr, sosyal demokrat ve Güney Avrupa) çerçevesinde analiz ederek aile politikalarının
doğurganlık üzerindeki farklı etkilerini karşılaştırmalı olarak ortaya koymaktadır. Devamında, Türkiye’deki
refah sisteminin; aile odaklı ve korporatist özellikler taşıyan muhafazakâr rejim, parçalı yapısıyla Güney
Avrupa modeli ve sosyal yardımların ağırlıkta olduğu, gelişmekte olan ekonomilere özgü refah sistemi
birleşiminden oluşan melez bir karakter sergilediği vurgulanmaktadır. Bu çerçevede, Türkiye’nin 2000’li
yıllardan itibaren azalan doğurganlık oranları karşısında, çocuk sahibi olmanın doğrudan maliyetlerini
azaltma, iş ve aile yaşamını dengeleme ile çocukların gelişimini destekleme olmak üzere üç temel hedefe
odakla geliştirdiği aile politikaları incelenmektedir. Nihayetinde, söz konusu politikaların kadın istihdamı
ve doğurganlık oranları üzerindeki etkililiği karşılaştırmalı bir perspektifle tartışılmakta; yalnızca çocuk
sahibi olmanın doğrudan maliyetlerini azaltan önlemlerin yeterli olmadığı, bunun ötesinde iş-aile-yaşam
dengesini sağlayan ve çocuk gelişimini destekleyen çok boyutlu, bütüncül ve uzun vadeli politikalara
duyulan ihtiyacın altı çizilmektedir.
Doğurganlık Geçişi Refah Rejimi Aile Politikaları Nakdî Yardım Analık-Babalık İzni Esnek Çalışma Erken Çocukluk Eğitim ve Bakımı
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Aile Sosyolojisi |
| Bölüm | Makaleler |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 13 Kasım 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 11 Ağustos 2025 |
| Kabul Tarihi | 2 Kasım 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 21 Sayı: 69 - Aile |
Muhafazakar Düşünce Dergisi