Türkiye medyasında ifade özgürlüğü ve kutsal değerlere hakaretin çerçevelenme şekline ilişkin tartışmalar oldukça eski olsa da bu konu çoğunlukla ulusal kimlik, Türklük ve Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik eleştiriler etrafında tartışılmıştır. İslam’ın kutsal saydığı değerlere yönelik eleştirilerin ne oranda ifade özgürlüğü kapsamına gireceğine ilişkin tartışmalar Türkiye medyasında özelikle Batılı ülkelerde yaşanan gerilimler etrafında tartışılmaktadır. Öte taraftan son yıllarda İslam’a ait kutsal değerlerle ifade özgürlüğü arasında yükselen gerilim popüler yazında dönem dönem tartışılsa da bu konudaki akademik ilgi oldukça sınırlıdır. Çalışmada Türkiye basının ifade özgürlüğünü ele alışındaki sorunlu bir yönü ortaya çıkarmak üzere önde gelen üç muhafazakâr gazetenin Charlie Hebdo saldırısını takip eden on günlük sayıları çerçeveleme analizi yöntemiyle incelenmiştir. Çalışma verileri göstermektedir ki muhafazakâr basının tepki verme şeklinde iç politik gerilimler önemli bir belirleyici olmakla beraber öne çıkarılan temel konu “Batının Müslümanlara dönük yanlış politikalarıdır”. Muhafazakâr basın saldırının ifade özgürlüğüne dönük kısmını görmemeyi, gördüğü noktalarda da ifade özgürlüğü nosyonunun yanlışlığını vurgulamayı tercih etmektedir. Çalışma göstermektedir ki muhafazakâr Türkiye basını İslam dininin kutsal değerlerinin ihlali karşısında ifade özgürlüğünün feda edilmesinde sakınca görmemektedir.
Charlie Hebdo Türkiye ifade özgürlüğü muhafazakâr basın dine hakaret
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale / Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Aralık 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 39 Sayı: 4 |