İmparatorluk döneminden devralınan demografik mühendislik pratiği Cumhuriyet dönemi
inşa sürecinde devletin şiddet repertuarında berdevamdır. Nüfus düzenlemeleri ve iskân
politikaları Cumhuriyet dönemi Türkiye’sinin devlet-inşa ve ulus-inşa süreçlerinin temel
biçimleri olagelmiştir. 1922-1923 yılları arasında gerçekleşen Gönen-Manyas Çerkes
sürgünü, Cumhuriyet kurulmadan hemen önceki süreçte rejimin “itaatsiz unsurlarla”
başa çıkma yöntemlerini netleştirmesinde bir tarihsel dönemeci işaret etmektedir.
Gönen, Manyas ve Bandırma’nın on dört köyünün topluca yerlerinden edilmesi, rejimin
kurucu unsurlarına, devlet otoritesine karşı çıkmanın toplumsal maliyetlerini muhaliflere
belletmede zorunlu iskân stratejilerin oynadığı rolü tartma imkânı sağlamıştır. Sürgün
kararının kaldırılmasıyla bölge Çerkesleri mülksüzleşmiş ve yoksullaşmış olarak eski
yerleşim yerlerine geri dönebilmişlerdir. Kararın geri alınması, sürgüne tabi tutulan
köylerin karara mukavemet göstermemeleri ve iç sürgün stratejisinin kurallarını harfiyen
uygulamalarıyla açıklanır. Bu çalışma, sürgün sonrasında bölge Çerkeslerinin kimlik
müzakerelerini ve Çerkes toplulukların “Türklük”e entegre olma ve hayatta kalma
stratejilerini söz konusu ‘sürgün’ deneyiminin izlerini sürerek tartışma iddiasındadır.
Ulus-devletin inşa sürecinin belli bir uğrağında gerçekleşen Gönen-Manyas Sürgünü,
bölge Çerkeslerinin ve sürgünden haberdar olan Türkiyeli Çerkeslerin “Türklük”e entegre
olmada benimseyecekleri stratejileri tartmaları açısından da önemli bir dönemeci ifade
eder. Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında yaşayan Çerkeslerin bir kısmı, yönetici seçkinlere ve
ev sahibi topluma sadakatlerini kanıtlayabilmek amacıyla etnik kimliklerini gizleme; etnik
kimliklerini sınırlı bir kültürel alana hapsederek otantik bir unsura indirgeme; yönetici
seçkinlerle çeşitli düzeylerde ittifaklar kurma ve devletin şiddet aygıtının gönüllü neferleri
olma stratejilerini benimseyerek hayatta kalmaya çalışmışlardır. Nispeten dar kapsamlı
sayılabilecek bir zorunlu göç hareketi olarak Gönen-Manyas sürgünü, Çerkeslerin kolektif
hafızalarında 1864 Büyük Sürgünü ve trajedisini tazeleyerek, Çerkes topluluğunun
içerisinden yükselebilecek muhtemel muhalif seslerin çok önceden bastırılmasına zemin
teşkil edebilecek bir uğrağa işaret eder.
Zorunlu göç sürgün kimlik inşası Çerkesler Türklük Sözleşmesi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale / Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 43 Sayı: 4 |