1930’lu yılların ortasında genç Türkiye Cumhuriyeti’nde sinema bir propaganda aracı olarak kullanılmak istenir. 1932 yılında Kemalist devrimleri kökleştirmek amacıyla ülkenin farklı yerlerinde açılmaya başlanan halkevleri sinemadan bu amaçla yararlanmak için kullanılan en önemli kurum olur ve CHP’nin girişimleri ile halkevlerinde sinema faaliyetleri yaygınlaştırılmaya çalışılır. Parti merkezindeki idarecilerin sinemaya atfettikleri rol halkevi idarecileri tarafından da benimsenmekle birlikte, bu ikinciler için sinema aynı zamanda yöre halkının büyük ilgisine mazhar olan ve halkevlerini canlandıran bir eğlence vasıtası olarak görülür. Diğer taraftan sinema faaliyeti halkevlerinin kütüphane, tiyatro, spor ya da folklor çalışmaları gibi diğer faaliyet alanlarına kıyasla daha fazla maddi yatırım gerektirir ve bu durum, sinemanın halkevlerinde yaygınlaşması önünde temel engel oluşturur. Ücretli film gösterimleri yapılarak bu soruna bir ölçüde çözüm üretilebilecek olsa da Parti merkezi halkevlerinin gelir getirici faaliyetler yapmasını kabul etmemiş ve ücretli film gösterimlerine uzun yıllar izin vermemiştir. Açıldığı tarihten itibaren mali sıkıntılar yaşayan halkevlerinin idarecileri ise sinemayı ek gelir kaynağı olarak görerek Parti merkezinin sinemadan gelir elde etme yasağını kaldırması için ısrarlı taleplerde bulunur ve hatta bazıları bu yasağı delmeye çalışır. Sinemanın eğitici ama aynı zamanda eğlendirici özelliği; büyük bir yatırım gerektirdiği halde gelir kaynağı da olabilmesi, kısaca sinemanın birbirinden farklı ama birbirini tamamlayan iki yönlü özellikleri halkevlerindeki sinema faaliyetinin ücretsiz ya da ücretli olması meselesinde düğümlenir. Bu düğüm, İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemin yarattığı ulusal ve uluslararası şartlara uyum sağlamanın da bir sonucu olarak, 1946 yılında Parti merkezinin ücretli faaliyetlere izin vermesi ile çözülmüş, ancak verilen izin, var olan sorunları tamamen ortadan kaldıramamıştır.Cumhuriyetin ilk döneminde devlet destekli sinema faaliyetinin inceleneceği bu çalışmada, halkevlerindeki ücretli film gösterimleri konusuna odaklanılacaktır. Bu kapsamda bir yandan Parti merkez yöneticilerinin halkevlerinde gerçekleştirilen sinema faaliyetini nasıl konumlandırdığı, ücretli gösterimlere izin vermeme gerekçeleri ve bu kararlarındaki değişimin sebep ve sonuçları, diğer yandan yerel idarecilerin sinemadan beklentileri, ücretli faaliyet yapma isteklerini nasıl gerekçelendirdikleri veayrıca yerelde sinemanın nasıl alımlandığı gibi sorulara cevap aranacaktır. Çalışmanın
temel alacağı kaynaklar arşiv kayıtlarında bulunan Parti Genel Sekreterliği, Parti İl İdare Kurulları, valiler, bölge müfettişleri, halkevi idarecileri gibi hepsi parti üyesi olan ama sinema faaliyetinin ücretli olup olmamasına farklı şekilde yaklaşan kurum ve aktörler arası yazışmalar ile ücretli gösterimlerle ilgili yöre sakinlerinin Parti’ye gönderdiği talep ve şikâyet mektuplarıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale / Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 46 Sayı: 4 |