Pierre Bourdieu’nun ‘eril tahakküm’ kavramı dolayımıyla yürütülen sembolik şiddetin yarattığı hegemonik ilişki biçimleri içinde kadın gazeteciler, hem gazetecilik pratikleri çerçevesinde enformasyon elde ederken hem de haberin yayımlanma aşamasında dil, yaşam, düşünme, eylem, davranış biçimi olarak eril tahakkümü temsil edenlerle mücadele etmek zorunda kalmaktadırlar. Haberciliğin önemli bir türü olan araştırmacı gazetecilik, kamuoyundan gizlenen, bilerek üstü örtülen fikir ve durumları ortaya çıkarmak üzere gelişmiş, ayrıntılı araştırma sonucu elde edilen, enformasyonun sınıflandırıldığı ve analiz edildiği bir formdur. Kadın gazetecilerin, söz konusu tahakkümün yarattığı sembolik şiddeti barındıran ilişki biçimleri nedeniyle araştırmacı gazetecilik türü içinde sınırlı sayıda yer aldığı görülmektedir.
Bu çalışma, Bourdieu’nun malların üretim ve dolaşım alanı olarak betimlediği, erkekler için özel olarak yaratılmış, egemen ataerkil ideolojinin benimsendiği bir meslek grubu olan gazeteciliğin araştırmacı gazetecilik türü içinde, ‘profesyonellik’ kalıbı çerçevesinde, erilliğin daha belirgin biçimde hissedildiği varsayımına dayanmaktadır. Bu bağlamda bu çalışma, kadınların neredeyse sadece erkekler için ayrılmış gazetecilik mesleğinin araştırmacı gazetecilik türü içinde, söz konusu eril tahakkümün sembolik şiddet dayatması karşısında kadın gazetecilerin ‘itaat’ etmediklerini ve bu tahakküme meydan okudukları iddiasını taşımaktadır. Bu çalışma, tarihsel süreçte kadın gazetecilerin biyografileri, gazetecilik pratikleri çerçevesinde araştırmacı gazetecilikteki öncü rolleri ve katkıları ile eril tahakkümün habercilik uygulamalarında yarattığı cinsiyet eşitsizliğine karşı mücadelelerini ortaya çıkarmayı hedeflemiştir. Bu nedenle, çalışmada öncelikle, eril tahakküm kavramı, araştırmacı gazeteciliğin diğer gazetecilik türlerinden farkı, unsurları ve egemen ideolojinin yarattığı eril tahakkümün bu gazetecilik türü içinde doğallaştırılma biçimi açıklanmaya çalışılacaktır. Sonrasında toplumsal cinsiyet dolayımıyla kadın gazeteci olmak ve erilliğin kadın gazeteciler üzerindeki etkisi tartışılacak, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada, İrlanda, Malta, Hindistan örnekleminde on iki kadın gazetecinin biyografisi, yürüttükleri gazetecilik pratikleri ve araştırmacı gazeteciliğe katkıları incelenecektir. Son olarak kadın gazetecilerin, belirlenen araştırma bulguları çerçevesinde, karşılaştıkları engeller, zorluklar, sorunlar, meslekteki eşitsiz durumları ve eril tahakküm kodları karşısındaki konumlanma biçimleri ve araştırmacı gazeteciliğe katkıları çerçevesinde değerlendirilecektir.
eril tahakküm araştırmacı gazetecilik toplumsal cinsiyet kadın gazeteci medya
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale / Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 47 Sayı: 3 |