Osmanlı/Türk taşra yönetim sisteminin gelişimi Türk kamu yönetimi yazınında Osmanlı Tarihi’nin geleneksel dönemlendirilmesine koşut olarak incelenmektedir. Gerileme paradigmasına dayanan bu yaklaşım taşra yönetim kurumlarının teşekkül sürecini anlamayı güçleştirmektedir. Mülki idare birimlerinin bizatihi kendi örgütlenme ilkelerinin tespit edilmesi ve bu ilkelerin zaman içinde uğradığı değişimin takip edilmesiyle yapılacak bir incelemenin taşra yönetim kurumlarının tarihsel gelişimini daha doğru bir zemine oturtacağı düşünülmektedir. Bunun için merkezi idare ile taşra birimleri arasındaki ilişki biçimini ve taşra yönetim birimlerinin kendi aralarındaki görev ve yetkilerin paylaşılmasını belirleyen usulleri tespit etmek gerekmektedir. Özellikle yerel ekonomik kaynakların yönetilmesi konusunda yetkilerin bölüşümünü belirleyen esaslar burada anahtar rol oynamaktadır. Bu esaslar taşrada yönetimin paydaşı olan farklı statü gruplarının toplumsal kökenlerinin ve bunların arasındaki ağların değişim ve dönüşümüyle belirlenmektedir. Bu çerçevede yapılan bu araştırma Osmanlı/Türk taşra yönetim sisteminin teşekkülünü tarihsel olarak üç evreye ayırarak ele almaktadır. 1362-1695 yılları arasını kapsayan ‘merkezi denetim ve yerel güçler arasında denge’ döneminde adalet dairesi temelinde reayanın şikayetlerini çözme ve taleplerini karşılama kaygısı, toplumsal sınıflar arasında geçişsizlik, yerleşik kuralların kabulü, yerelde farklı grupları kapsayıcı ve esnek/popüler bir dini anlayış taşrada örgütlenmenin ana unsurları olmuştur. 1695-1842 yılları arasında ise bu ilkeler köklü değişiklikler geçirmiş, reayanın içinden çıkan ve gücünü iktisadi girişimlerinden alan servet sahibi kişilerin taşra yönetimine doğrudan katıldığı ‘oligarşik yerel yönetim’ süreci yaşanmıştır. Bu dönemde taşrada ekonomik kaynaklar ve kamusal yetkiler yerel aktörlerin şiddetli rekabeti ve müzakeresi sonucunda paylaşılmıştır. Kamusal hizmetler ayan-ı vilayet denilen yerel elitlerin müşterek çalışması ile yürütülmüştür. Farklı ölçeklerde nüfuz alanları oluşturan yerel oligarşik güçlerin katılımıyla kurulan yerel meclisler taşra yönetiminin temeli haline gelmiştir. 19. yüzyılın başlarından itibaren girilen ‘hiyerarşik örgütlenme’ döneminde (1842-1949) ise merkezi idare yerel ekonomik kazançların merkezi hazineye aktarılmasını sağlamaya çalışmıştır. Bu amaçla taşra yönetim birimleri ve görevlileri hiyerarşik bir kurumsallaşma sürecine girmiştir. Yerel elitlerin taşrada idareye katılımı devam etmiş, ancak yeni dönemde yerel aktörler yarı memur statüsünde merkeziyetçi sisteme entegre edilmiştir. Taşra yönetim sisteminin inşası Erken Cumhuriyet Dönemi’nde katı merkeziyetçi ve hiyerarşik örgütlenme ilkeleri temelinde sürmüştür.
Osmanlı/Türk Taşra Yönetim Sistemi Örgütlenme İlkeleri Merkezi Denetim ve Denge Oligarşik Yerel İdare Hiyerarşi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Anayasa ve Siyasal Kurumlar |
Bölüm | Makale / Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 48 Sayı: 3 |