The emergence of women is seen as occurring very early when we examine the growth of neuroscience and related sciences globally. From the ancient Roman graves to the present, there are numerous examples of contributions made by women in the area of medicine. Female neuroscientists have faced several challenges, particularly gender inequality, like in every other scientific discipline. All these difficulties have been encountered by numerous female neuroscientists, many of whom have found great success. Some of the female neuroscientists who opened the door for us are Sofia Ionescu, Diana Beck, Aysima Altınok, Alexa Canady, M. Deborah Hyde, Augusta Dejerine Klumpke, Julia Barlow Platt, Laura Forster, Manuela Serra, and Mara Soledad Ruiz-Capillas. These superwomen are wives, mothers, and grandmothers, in addition to all their other achievements. As female neuroscientists, it is important for us to be aware of the inspiring tales of these women who have paved the way for us and inspired future generations to endure in the face of difficulties. For future generations, hearing the tales of the superwomen who propelled women to this position in neuroscience will serve as motivation and inspiration. We also think that raising awareness about this field will contribute to the recognition of female neuroscientists in the future.
women neuroscience history gender inequality neurosurgery neurophysiology
Sinirbilim ve ilgili bilimlerin küresel olarak büyümesini incelediğimizde, kadınların ortaya çıkışının çok erken gerçekleştiği görülmektedir. Antik Roma mezarlarından günümüze kadınların tıp alanında yaptığı katkıların sayısız örneği bulunmaktadır. Kadın sinirbilimciler, diğer tüm bilim dallarında olduğu gibi, başta toplumsal cinsiyet eşitsizliği olmak üzere çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalmışlardır. Tüm bu zorluklar, birçoğu büyük başarı elde eden çok sayıda kadın sinirbilimci tarafından aşılmıştır. Yolumuza ışık tutan kadın sinirbilimcilerden bazıları Sofia Ionescu, Diana Beck, Aysima Altınok, Alexa Canady, M. Deborah Hyde, Augusta Dejerine Klumpke, Julia Barlow Platt, Laura Forster, Manuela Serra ve Mara Soledad Ruiz-Capillas’tır. Bu süper kadınlar bahsettiğimiz tüm başarılarının yanında aynı zamanda birer eşler, anneler, büyükannelerdir. Kadın sinirbilimciler olarak, bizler için yol açan ve gelecek nesillere zorluklar karşısında dayanma gücü veren bu kadınların ilham verici hikayelerinin farkında olmamız oldukça önemlidir. Gelecek nesiller için, kadınları sinirbilimde bu konuma getiren süper kadınların hikayelerini öğrenmek, motivasyon ve ilham kaynağı olacaktır. Ayrıca bu alanla ilgili farkındalık yaratmanın gelecekte kadın sinirbilimcilerin daha fazla tanınmasına katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.
kadınlar sinirbilim tarih cinsiyet eşitsizliği beyin cerrahisi nörofizyoloji
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Monografi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mayıs 2023 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin süreli bilimsel yayınıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Makalelerin sorumlulukları yazarlara aittir
Kapak
Ayşegül Tuğuz
İlter Uzel’in “Dioskorides ve Öğrencisi” adlı eserinden
Adres
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Çiftlikköy Kampüsü
Yenişehir/ Mersin