Mimarlık, toplumun değişen ihtiyaçlarına yeni çözümler üreten dinamik ve esnek bir disiplindir. Pandemi süreçlerinde mimari, mekanların iyileştirici, tedavi edici, hastalıkla mücadelede etkin anlamına gelen terapötik davranışlar sergileyerek insan-mekân etkileşiminin iyileştirici gücünü göstermektedir. 2019 Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan Covid19 tüm dünyayı etkisi altına alarak kullanıcı sağlığı üzerine odaklanmamız gerektiğini düşündürmüştür. Yaşanan kısa ve uzun süreli karantinalar, sosyal mesafe kurallarıyla beraber kullanıcılar gündelik hayatlarının tamamını ya da büyük bir kısmını ‘konut’ içerisinde geçirmektedirler. Pandemi dolayısıyla insanların sosyal davranışları değişmiş, mekansal kullanımlar fiziksel ve sosyal dönüşümlere uğramıştır. Araştırmada Covid19 pandemi sürecinde konutlarında fazlaca vakit geçiren kullanıcıların, mekanlarını dönüştürme durumuna odaklanılmakta, kullanıcı-mekân etkileşimi irdelenmektedir. Geçmişte yaşanan pandemiler ile bu pandemilerin insan üzerindeki etkileri literatür araştırması yapılarak ele alınmıştır. Yapılan araştırmalar doğrultusunda mekanların iyileştirici yönleri dikkate alınarak Covid19 pandemisi sürecinde konutların olası değişimlerine dair öngörüde ve önerilerde bulunulmuştur. Depresif hissedilen karantina zamanlarında, balkon, teras, bahçe gibi doğayla ilişkili bölümler kullanıcıları iyi hissettirdiği ve mekanların havalandırma, doğal ışık açısından da terapötik davranış sergilediği gözlemlenmiştir. Mekan dönüşümlerinin insanların alıştığı konfor koşullarını sürdürerek dış dünyayla bağlantılı kalmalarını sağladığı düşünülmektedir. Ek olarak bu çalışma, Covid19 pandemi sürecinde insanların ihtiyaçlarına hızlı cevap veren konutun işlevsel kullanımının değişimine yönelik taleplerin artacağını öngörmektedir.
Pandemi insan-mekân etkileşimi insan davranışı terapötik davranış gündelik yaşam konut
Architecture is a dynamic and flexible discipline that produces new solutions to the changing needs of society. In pandemic processes, architecture demonstrates the healing power of human-space interaction by displaying therapeutic behaviors that mean spaces are curative, therapeutic, and effective in combating disease. Covid19, which appeared in Wuhan, China in December 2019, has influenced the whole world, suggesting that we should focus on user health. Along with short and long-term quarantines, social distance rules, users spend all or most of their daily lives in ‘housing’. Because of the pandemic, people's social behavior has changed, and spatial uses have undergone physical and social transformations. The research focuses on the transformation of users who spend a lot of time in their homes during the covid19 pandemic, the interaction between user and space is examined. Past pandemics and the effects of these pandemics on humans have been discussed by conducting literature research. According to the research conducted, predictions and suggestions were made about possible changes in housing during the Covid19 pandemic, taking into account the healing aspects of the spaces. It has been observed that during quarantine times that feel depressed, nature-related sections such as balconies, terraces, gardens make users feel good and the spaces exhibit therapeutic behavior in terms of ventilation and natural light. It is believed that space transformations allow people to stay connected with the outside world by maintaining the comfort conditions they are used to. This study predicts that in the process of the Covid-19 pandemic, the demands for changing the functional use of housing that responds quickly to people's needs will increase.
Pandemic human-space interaction human behavior therapeutic behavior housing
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |