Toksikoloji, bir organizmada kimyasal, fiziksel, veya
biyolojik ajanlara maruziyetin sebep olduğu fenotipik değişiklikler üzerine
odaklanmıştır. Moleküler toksikoloji terimi ise çeşitli malzemelerin,
ilaçların, kimyasal maddelerin, toksinlerin vs
fonksiyonel mekanizmalarının anlaşılması için moleküler ve hücresel
biyolojinin, hücresel ve biyokimyasal seviyelerde kullanılmasına karşılık
gelmektedir. 1980’lerde moleküler biyoloji araçlarının geliştirilmesine paralel
olarak, toksikoloji dahil olmak üzere biyolojik bilimlerde bir dönüşüm
başlamıştır. Aynı zamanlarda yayınlanan, “Toksikoloji molekülere kaymaktadır”
başlıklı bir makale, toksikolojinin çağa adapte olduğunu göstermektedir. Bu
gelişmelerin ardından toksikologlar zehirli bir maddenin DNA’nın yapısı,
fonksiyonu ve (hedef) gen ekspresyonu üzerindeki etkilerini araştırabilir,
toksik cevabı düzenleyen genleri klonlayabilir ve “omik” teknolojilerden
(genomik, proteomik, metabolomik, interaktomik), epigenetikten, sistem
biyolojisinden, hesaplamalı bilimlerden ve in
vitro biyolojiden elde edilen
bilgileri harmanlayabilir hale gelmiştir. Günümüzde kullanılmakta olan
100.000'e yakın kimyasal madde mevcuttur ve bunların sadece küçük bir kısmının
toksikolojik değerlendirmesi yapılmıştır. Dolayısıyla, bilim adamları bu
maddeleri taramak ve etki tespit etmek için alternatif yaklaşımlara ihtiyaç duymaktadırlar.
Sonuç olarak toksikoloji, kendisini hızla daha bütünsel bir bilimsel disipline
dönüştürmektedir. Bu çalışmanın amacı ise teknolojik gelişmeler ışığında
toksikolojik çalışmalara genel bir bakış sunmaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mühendislik |
Bölüm | Diğer Bölümler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Kabul Tarihi | 12 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 8 Sayı: 1 |