19. asrın ikinci yarısından itibaren Türk kültürü üzerinde güçlü bir Fransız etkisi vardır. Söz konusu etki, Fransızcanın bu coğrafyanın aydınları tarafından bilinmesiyle ilişkilidir. Fransız kültür ve medeniyetinin yakından takip edilmesi, modernleşme sürecinde etkili olur. Önceleri başta askerlik olmak üzere, tıp, mühendislik gibi sahalarda görülen bu etkileşim, Tanzimat’ın ilanıyla birlikte sosyal ve kültürel alanda da kendini güçlü bir şekilde gösterir. Şüphesiz Fransızcanın dışında 1856’da Kırım Savaşı sonucu oluşturulan ittifak gibi bazı siyasi gelişmelerin de rolü inkâr edilemez.
Özellikle Fransız okullarının Fransızcaya rağbeti iyice artırması ve Müslüman gençlerin Avrupa’ya, özellikle Fransa’ya gitmeleri Fransız kültür ve edebiyatını daha yakından tanımalarını sağlar. Gördükleri yeniliklerin insanımıza kazandırılması için Batı edebiyatındaki yeni türlerin iyi bir vasıta olduğu düşünülür. Bunların başında gazete ve tiyatro gelir. Bu süreç yeni edebî türlerin yanında yeni bir edebiyat dilini de ortaya çıkarır. Yeni edebiyat dilinin yerleşmesinde tiyatro türünün özellikle Moliére çevirilerinin çok önemli katkısı vardır. Tiyatronun diyaloglara dayalı olması, anlatmanın yanında göstermeyi esas alması, dilin kullanımını ve anlaşılmasını kolaylaştırıcı bulunur. Moliére’in komedi tarzını yaygın bir şekilde kullanması, geleneksel tiyatromuzdan dolayı tercih sebebi olur. Ancak, komedinin yanlışı ve eskiyi tenkit etmedeki gücü de tercih edilmesinin bir başka sebebidir. Bu yüzden modern tiyatronun inşasında Moliére ismi oldukça önemlidir.
There has been a great French effect on Turkish culture since the second half of the 19th century. This effect relates to the fact that intellectuals in this area could speak French. Following closely the French civilization has an influence on the process of revolution. This interaction which was seen especially in the areas of military, medicine, engineering at first, manifested itself strongly in the social and cultural area with the announcement of the rescript of Gülhane. Undoubtedly, apart from the effect of French language, the role of some political developments, such as alliance composed after Kırım War in 1956, cannot be denied.
Especially, the French schools increasing the demand for French language, visits of Muslim youth, especially to France, provide an oppurtunity to know the French culture and civilization more closely. They think that new genres in Western literature are good intermediaries in order to gain the innovations seen in France. The primary genres of them are journal and theatre. This process releases new literary genres as well as new literature language. The theatre genre, especially translations of Moliére, have made great contribution to inveteracy of this new literature language. The fact that theatre is based upon dialogues and showing as well as narrating is thought to be a facilitator as regards of using and understanding the language. That Moliére widely uses the style of comedy is the reason of preference due to our traditional theatre. However, another reason of preferance is the power of comedy in criticising the wrong and the old. Therefore, Moliére is of great importance in the creation of contemporary theatre.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |