Utopia first emerged as a genre in literature with the work Utopia by the English writer and statesman Thomas More, published in 1516. More's novel Utopia, in which he critically approached the problems in the social, economic and political life of English society in the 16th century and proposed an alternative society model within completely rational boundaries. This work pre-existed comparable texts in the corpus of Turkish (Tanzimat period) or Japanese (Meiji period) literature, which occurred in parallel with modernization processes. The Utopian genre began for Turkish and Japanese writers in the 19th century, in a similar way, when modernization was a key historical feature in both literatures. In the modernization period, when translations from Western literature were made, features of Western utopias became noticeably disseminated. Although they were initially considered as intellectual tools for the construction of an ideal modern society in both nations, they transformed the basic principles and ideals of Western utopias in a way that were deemed appropriate to their own cultural and historical contexts over time. In this environment, Haruo Satō's Beautiful Town and Memduh Şevket Esendal's Yurda Dönüş (Back to the Homeland) utopias will be examined to analyze how both works adapted and reshaped Western utopias within the framework of their national identities and social dynamics. Satō and Esendal presented their critiques of their societies in the modernization process and their ideal society models, taking into account their own cultural contexts.
Ütopya, İngiliz yazar ve devlet adamı Thomas More’un 1516 yılında yayımlanan Utopia adlı eseriyle edebiyatta bir tür olarak ilk kez ortaya çıkmıştır. More’un 16. yüzyılda İngiliz toplumunun sosyal, ekonomik ve siyasal yaşamındaki sorunlarına eleştirel bir yaklaşım getirerek, tamamen rasyonel sınırlar içerisinde alternatif bir toplum modeli önerdiği Utopia tarzında bir roman modernleşme süreçlerinin başladığı Tanzimat ve Meiji Dönemleri öncesi Türk ve Japon edebiyatlarında yazılmamıştır. Bu türde romanlar her iki edebiyatta da Batının yoğun etkisi altında modernleşme dönemlerinin yaşandığı 19. yüzyılda yazılmaya başlamıştır. Bu dönemde her iki ulusta da ilk çevirilerin özellikle Batı edebiyatından ütopyaların olması dikkat çekicidir. Bu ütopyalar hem Türkiye’de hem de Japonya’da başta ideal modern bir toplum inşası için entelektüel araçlar olarak düşünülse de zaman içinde Batı ütopyalarının temel ilkelerini ve ideallerini, kendi kültürel ve tarihsel bağlamlarına uygun bir şekilde dönüştürmüşlerdir. Bu bağlamda Haruo Satō’nun Güzel Şehir ve Memduh Şevket Esendal’ın Yurda Dönüş ütopyaları incelenerek, her iki eserin kendi ulusal kimlikleri ve toplumsal dinamikleri çerçevesinde Batı ütopyalarının nasıl adapte edildiği ve yeniden şekillendirildiği analiz edilecektir. Satō ve Esendal, kendi kültürel bağlamlarını dikkate alarak, modernleşme sürecindeki toplumlarına yönelik eleştirilerini ve ideal toplum modellerini sunmuşlardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Japon Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
Bölüm | DİLBİLİM |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 16 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 31 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 19 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 14 Sayı: Türkiye-Japonya İlişkileri 100. Yıl Özel Sayısı |