Bu çalışmada kümülatif kuşak doğurganlığı gibi farklı göstergeler ve çok değişkenli Poisson regresyon modelleri kullanılarak, kadınların iç göç hareketleriyle doğurganlıkları arasındaki ilişki incelenmektedir. Son Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) olan 2018 TNSA verilerinin kullanıldığı bu çalışmada göç eden kadınların göç etmeyenlere (kent veya kır yerlisi) göre doğurganlık davranışlarının nasıl farklılaştığı beş farklı hipoteze göre analiz edilmektedir. İki farklı göç tanımı kullanılmaktadır: (i) şimdiki ve çocuklukta ikamet edilen yerleşim yerleri karşılaştırılarak ve (ii) şimdiki ve bir önce ikamet edilen yerleşim yerleri karşılaştırılarak. Kent ve kır yerlisi kadınlara ek olarak, karşılaştırmalarda dört farklı göçmen kategorisi kullanılmaktadır: kırdan kente, kırdan kıra, kentten kıra, kentten kente göç edenler. Çok değişkenli analiz sonuçlarına göre kır yerlisi veya kentten kıra ve kırdan kente göç etmiş kadınlar en fazla doğum yapan kadınlar olarak öne çıkmaktadır. Bulgularımıza göre kırdan kente ve kentten kıra göçenler için negatif seçilmişlik etkili olmaktadır. Kırsal bölgelerden kentsel bölgelere göçen kadınlar için, bulgularımız hem bozucu etki (ilk iki sene için) hem de adaptasyon yaklaşımlarını desteklemektedir. Kentten kıra göçenler için bozucu etki yerine, seçilmişlik etkili olmaktadır. Detaylı analizler ve farklı hipotezleri test etmemize olanak sağlayan güncel metodolojiler kullanan çalışmamızda, göç ve doğurganlık davranışlarını açıklamada kullanılan beş hipotezin, farklı kadın grupları için etkili oldukları görülmüştür.
This study examines the associations between female internal migration and fertility using different indicators such as cumulative cohort
fertility visualizations and multivariate Poisson models. Using data from the most recent Turkey Demographic and Health Survey (TDHS), 2018 TDHS, we analyze how migrant women’s fertility behaviors vary compared to those of non-migrant (urban or rural native) women based on five different hypotheses. We use two different migrant definitions by: (i) comparing current and childhood places of residence, and (ii) comparing current and previous places of residence. In addition to urban native and rural native women, four migrant categories are defined: rural-urban, rural-rural, urban-rural, and urban-urban migrants. Our multivariate analysis results imply that compared to rural natives, urban-rural and rural-urban migrant women are more likely to have births. Our findings support for negative selectivity among rural-urban and urban-rural migrants. For migration from rural to urban areas, we provide support for both disruption (first two years) and adaptation hypotheses in the long run. For urban-rural migrants, we see no disruption effects but selection effects. Overall, by providing more detailed analyses and up-to-date methodologies, our findings provide support for all five hypotheses for different groups of migrant women in Turkey.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Düzeltme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 22 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 44 Sayı: 1 |