Onomastik incelemeler sayesinde Osmanlı kronikleri içinde zikredilen tarihsel şahsiyetlerin gerçek hayatlarını ve kimlikleri ortaya koymaya yardımcı ek bilgiler
ortaya çıkartılabilmektedir. Bu böyle olmasına karşın, Osmanlı tarihi araştırmacılığında, bu yaklaşımdan uzak durulmaktadır. Onomastik incelemeler, yeni bir takım
değerli bulgular ya da ipuçları ortaya koyarak tarih araştırmalarının çerçevesini genişletmemize olanak tanımaktadır. Erken dönem tahrir defterlerindeki kayıtlar bu
noktada, önemli imkanlar sunmaktadır. Bu nedenle, makalemizde, Osmanlı’nda
günümüze kalan en eski defter olan Miladi 1431/1432 tarihli Arnavutluk defteri ele
alınmıştır. Bahse konu onomastik inceleme, bir yöntem önerisiyle birlikte, “Balaban”
onomastiği üzerinden sunulmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 |