This study examines the biography of Bedreddin Beyseri, one of the most important emirs of the Mamluks. In the 1240s, the Mongols advanced to the Caspian and north of the Black Sea and invaded and plundered the Kipchak country. Some of the Kipchak tribes fleeing from them were captured by the Mongols, and some by other nations. The children and young people of the captured Kipchak Turks were sold to slave traders and taken to Anatolia, Egypt, Syria, and Iraq. Meanwhile, al-Malik al-Salih Najmeddin (1240-1249), the Ayyubid Sultan of Egypt, bought many Kipchak slaves. He placed these slaves, called Mamluk, in the Bahri military quarry he established. Beyseri and his close friend Baybars were also brought to Egypt in this way and were recruited into the military hearth, from where they rose to become the senior part of the Ayyubid army. The Ayyubid army, including them, won a great victory against the Crusaders who attacked Dimyat in 1247. In this process, the death of the sultan and the wrong policies of his son, who succeeded him, paved the way for the establishment of the Mamluk State (1250-1517). After the Bahri commanders fell out with the Mamluk Sultan Aybek (1250-1257), Beyseri and Baybars, along with many other emirs, left Egypt and went to Syria. Baybars and Bayseri returned to Egypt during the reign of Sultan Qutuz (1259-1260) and fought against the Mongols in the battle of Ayn Djalut (3 September 1260). After Baybars (1260-1277) became sultan, his close friend Beyseri participated in the campaigns against the Crusaders, Mongols and Armenians. Beyseri was one of the most powerful emirs of the Mamluk State after Baybars, and although his name was mentioned for the sultanate, he did not accept it. Beyseri, who could not get along with Qalawun (1279-1290), who became the sultan afterwards, was arrested and imprisoned for a long time. Although he was later released, he was arrested again and died in prison.
Bu çalışmada Memlûklerin önemli emîrlerinden biri olan Bedreddin Beyserî’nin biyografisi incelenmiştir. Moğollar 1240’larda Hazar ve Karadeniz kuzeyine ilerleyip Kıpçak ülkesini işgal ve yağma etmişlerdi. Onların önünden kaçan Kıpçak kabilelerinin bir kısmı Moğollara bir kısmı da başka toplumlara esir düşmüşlerdi. Esir edilen Kıpçak Türklerinin çocuk ve gençleri köle tüccarlarına satılıp Anadolu, Mısır, Suriye ve Irak tarafına doğru götürülmüşlerdir. Bu sırada Mısır Eyyûbî Sultanı olan el-Melikü’s- Sâlih Necmeddin (1240-1249) birçok Kıpçak kökenli köle satın almıştır. O, Memlûk olarak adlandırılan bu köleleri kurduğu Bahrî askeri ocağına yerleştirmiştir. Beyserî (ö.1299) ve yakın arkadaşı Baybars da bu yolla Mısır’a getirilip askeri ocağa alınmışlar ve buradan yükselerek Eyyûbî ordusunun üst düzey kısmını teşkil etmişlerdir. Beyserî ve Baybars’ın da içinde bulunduğu Eyyûbî ordusu 1247’de Dimyat’a saldıran Haçlılara karşı büyük bir zafer kazanmıştır. Bu süreçte sultanın ölümü ve yerine geçen oğlunun yanlış siyaseti Memlûk Devleti’nin (1250-1517) kuruluşuna zemin hazırlamıştır. Bahrî kökenli komutanların, Memlûk Sultanı Aybek’le (1250-1257) arasının açılmasından sonra Beyserî ve Baybars’la birlikte pek çok emîr Mısır’ı terk edip Suriye’ye gitmişlerdir. Memlûk Sultanı Kutuz (1259-1260) zamanında Mısır’a dönen Baybars ve Beyserî, Aynicâlût savaşında (3 Eylül 1260) Moğollara karşı savaşmışlardır. Baybars sultan olduktan (1260-1277) sonra yakın arkadaşı Beyserî, Haçlılara, Moğollara ve Ermenilere karşı düzenlenen seferlere katılmıştır. Baybars sonrası Memlûk Devleti’nin en güçlü emîrlerinden biri olan Beyserî’nin adı sultanlık için geçmişse de kendisi bunu kabul etmemiştir. Akabinde sultan olan Kalavun (1279-1290) ile anlaşamayan Beyserî tutuklanıp uzun süre hapis yatmıştır. Daha sonra serbest bırakılmışsa da yeniden tutuklanmış ve hapishanede ölmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk İslam Devletleri Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 19 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 6 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 7 Sayı: 1 |
Ortaçağ Araştırmaları Dergisi'nde yayınlanan makaleler, Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır. Makalelerdeki fikir ve görüşlerin sorumluluğu sadece yazarlarına ait olup Ortaçağ Araştırmaları Dergisi'nin görüşlerini yansıtmazlar. Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası