Akdeniz'in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs, çevresindeki uygarlıklarla her dönem etkileşim halinde olmuştur. Coğrafi konumundan dolayı geçiş güzergâhı görevi üstlenen ada, çevresindeki bu uygarlıklarla siyasi ve ticari ilişkilerde aktif rol oynamıştır. Ticari hareketliliğin altın çağını yaşadığı Geç Tunç Çağı’nda bakır, kereste ve keramik gibi aranan birçok hammadde ve işlenmiş ürüne sahip olduğu için kısa zamanda politik ve ekonomik açıdan güç kazanmıştır. MÖ 2. binyıl, Ada’nın Mısır, Yakın Doğu ve Ege medeniyetleri ile yakın ilişkiler kurduğu bir dönemdir. Konumuz gereği Kıbrıs-Mısır özeline baktığımızda Mısır kralı (Firavunu) ile Alašia (Kıbrıs) kralı arasındaki yazışmaları gösteren Amarna Mektupları iki devlet arasındaki yazılı verileri oluştururken, şimdiye kadar yapılan kazılar ve yüzey araştırmaları sonucu ele geçen maddi kültür ögelerini içeren Uluburun Batığı ve Gelidonya Batığı arkeolojik verileri oluşturmaktadır. Ele geçen bu buluntular ikili ilişkilerin ne denli sık bir dokuya sahip olduğunu gösteren kıymetli verilerdir.
Çalışmada, bahsi geçen veriler aracılığıyla başlangıcından MÖ 2. binyılın sonuna kadar Kıbrıs-Mısır ilişkileri incelenmiş, Doğu Akdeniz’in bu iki önemli uygarlık arasında siyasi ve ticari ilişkiler ortaya konulmuştur.
Cyprus, the third largest island in the Mediterranean, has always been in contact with surrounding civilizations. Acting as a transit route due to its geographical location, the island played an active role in political and commercial relations. It gained political and economical power in a short time as it had many sought-after raw materials and processed products such as copper, timber and ceramics in the Late Bronze Age, when commercial mobility experienced its golden age. The 2nd Millennium BC is a period when the island established close relationships with Egypt, the Near East and the Aegean civilizations. When we look at Cyprus and Egypt, the material cultural items obtained as a result of the excavations and surface researches carried out so far, the Uluburun Shipwreck, the Gelidonya Shipwreck constitute the archaeological data while the Amarna Letters, which show the correspondence between the King of Egypt (Pharaoh) and the King of Alašia, constitute the written data between the two states. These findings are valuable data showing how frequent the bilateral relations were.
In this study, the Cyprus-Egypt relations from the beginning to the end of the 2nd millennium BC were examined through these data, and the political and commercial relations that enabled these two important civilizations of the Eastern Mediterranean to interact were revealed.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Eylül 2021 |
Gönderilme Tarihi | 24 Temmuz 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 3 Sayı: 2 |
OANNES Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. (CC BY NC)
Dergimize yalnızca Eskiçağ Tarihi, Arkeoloji ve Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri alanlarından yayın kabulü yapılmaktadır. Diğer alanlardan gönderilen yayınlar değerlendirmeye alınmamaktadır.