Geçmişi daha eskiye dayansa da kentsel ayrışma, küreselleşme ve neo-liberalizmin kentleri dönüştürme serüveni ile önemli kent araştırmaları konularından biri olmuştur. Liberalizm ve günümüzde neo-liberalizm, uzun yıllar dünyaya hâkim olmuş politikalar ile kentlerin gelişmesi ve dönüşmesine sebep olmuştur. Sanayi Devrimi’ne kadar uzanan kentlerdeki ayrışma, özellikle 1980 sonrasında küreselleşme ve neo-liberalizmin kentlerdeki etkisi ile derinleşmeye başlamıştır. Bu çalışmada kentsel ayrışma liberalizm üzerinden okunacaktır. Çalışmanın amacı, liberalizmin kentsel ayrışma olgusuna bakışını, liberalizme kentsel ayrışma üzerinden yapılan eleştirilerle birlikte ele almaktır. Çalışma ile cevap aranılan sorular, “liberalizm kentsel ayrışma olgusuna nasıl bakmaktadır ve kentsel ayrışma bugünün neo-liberal uygulamaları ile nereye doğru gitmektedir?” sorularıdır.Bu kapsamda “kapalı siteler”, “kentsel dönüşüm” ve “soylulaştırma” konuları tartışılmıştır.Çalışmada varılan sonuç, liberalizmin kentsel ayrışmadan beslendiği veuygulanan politikalar eliyle aynı zamanda kentsel ayrışmayı beslediği sonucudur.Çalışma kapsamında ele alınan üst ve üst-orta sınıfın tercihi “kapalı siteler”, rantın adaletsiz dağılımı ile anılan “kentsel dönüşüm uygulamaları” ve kentsel dönüşümün alt sınıfların yerinden edilmesi ile sonuçlandığı “soylulaştırma”; kente müdahale eden politikaların ayrışmayı nasıl derinleştirdiğini gözler önüne sermektedir. Konu ile ilgiligelecek çalışmalarda, bu çalışmada ele alınan sürecin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde nasıl ilerlediğine dayalı araştırmalar yapılabilecektir.
Even though its history is older, urban segregation becomes one of the important subjects of urban research along with the adventure of globalization and neoliberalism transforming cities. Liberalism and today neoliberalism have caused development and transformation of cities with policies that have dominated the world for many years. The segregation in cities dating back to the Industrial Revolution has started to deepen especially after 1980 with the effect of globalization and neoliberalism on cities. In thisstudy, urban segregation is studied on the basis of liberalism. The purpose of the study is to discuss liberalism's view of urban segregation phenomenon with criticisms about liberalism on the basis of urban segregation. The questions of “how does liberalism look at the phenomenon of urban segregation and where is urban segregation going along with today’s neoliberal practices?” are tried to be answered.In this context, "gated communities", "urban transformation" and "gentrification" issues are discussed.The conclusion reached in the study is that liberalism is fedfrom urban segregation and at the same time it feeds urban segregation through implemented policies.Considered within the scope of the study, "gated communities" preferred by the upper and upper-middle class, "urban transformation practices" come with the unequal distribution of rent, and "gentrification" in which urban transformation results in the displacement of the lower classes; reveals how policies that interfere with the city deepen the segregation. In future studies related to the subject, it will be possible to conduct research based on how the process discussed in this study progresses in developed and developing countries.
Urban Liberalism Neoliberalism Urban Segregation Chicago School
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Ekim 2021 |
Gönderilme Tarihi | 19 Kasım 2020 |
Kabul Tarihi | 18 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |