İlk toplantılarından itibaren Son Osmanlı Meclisinin genel havası, memleketin içinde bulunduğu şartlar ve dolayısıyla meb’ûsların üzerindeki büyük sorumluluklar dikkate alınırsa, hayli sakin ve uyumlu görünmektedir. Bunda hiç şüphesiz, Meclisin çoğunlukla müdafaa-i hukukçu meb'uslardan oluşması hayli müessir olmuştur. Gerçi müdafaa-i hukukçu çizgide yer alan bütün meb’ûsların aynı zihniyete sahip olduklarını ve çözüm arayışlarında da hep benzer düşüncelerde birleştiklerini söylemek İmkânı yoktur. Onları, düşüncelerinden ziyade millî his ve heyecanları" birleştirmektedir. Bu his ve heyecan da ülkenin kurtuluş davasına teksif olunmuş bulunmaktadır. Kurtuluş sonrası için ihtiyatlı, hele köklü değişimler söz konusu olduğunda, hırçındırlar. Tecrübe edilmiş, belli bir alışkanlık yaratmış İmparatorluk geleneğinden, millî bir devlet sistemine geçişin sıkıntıları, onların omuzlarındadır. Son Osmanlı Meclisi, bu tür sıkıntıların henüz hissedildiği, Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi ise hesaplaşmanın yapıldığı ve herkesin kendi temayüllerinin, belki de inatlaşmalarının, o günkü şartlarda diyetini ödediği müesseseler olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | İçindekiler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1989 Cilt: 4 Sayı: 1 |