Aristo'nun Poetika'sından günümüze gelinceye kadar pek çok kimse şiiri tarif etmeye çalıştı. Yapılan tariflerin birbirileriyle çelişenleri olduğu gibi, ay m noktada birleşenleri de vardır. Bunların bir kısmı, şiir kavramına yaklaşabilmek bakımından gerçekten bir güzelliğe bir doyuruculuğa da sahip bulunuyorlar. Fakat yine de hiç birinin "şiir nedir?" sorusunu açık seçik ve kesin olarak cevaplandırdığı söylenemez. Bu itibarla, yapılmış olan tariflerin hiç biri, şiirin son tarifi olmak bahtiyarlığına erişememiştir. Bu bize, şiirin daha başka ve daha değişik tariflerinin de yapılabileceğini gösterdiği gibi, onun tarif edilmez oluşunu da İşaretlemektedir. Gerçekten de sanat ve edebiyat meselelerinin en karmaşık ve şahıslara, akımlara, çağ ve ülkelere göre en değişken görüneni, şiirle ilgili telâkkilerdir. Sanat ve edebiyat bahçesinin bu en nadide çiçeğinin, hangi iklimde daha güzel gelişip serpileceği, onun renginin, kokusunun ne olduğu ve gerçekte ne olması lâzım geldiği, onu hangi mahir bahçıvanların daha İyi yetiştirebileceği gibi hususlarda, bugün de tam bir görüş birliği sağlanabilmiş değildir. Her yeni nesil, kendi bilgi ve tecrübesine çağın eğilimlerini de katarak, şiir meselesine yeni yorum ve değerlendirmeler getirmekte, onu daha değişik bir şekilde tarife çalışmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | İçindekiler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1990 Cilt: 5 Sayı: 1 |