Yabancı dille uğraşan bir kimse yeni bir dili öğrenirken kendi dilinde alıştığı kurguları arar. Yöntem de çeviri olursa, yabancı dilin yapısını kavramaya çalışmaktan çok, kendi dilinde bildiği kurgulara kesin karşılık arar ve anadili Türkçe çıkışıyla, sözgelimi, İngilizce öğrenirken Hem yanlış yapar, hem de İngilizcenin kendi İşlerlik kurallarını bir türlü öğrenemez. Oysa, amaç yabancı dili kendi işlerlik kuralları içinde kullanmasıdır. Bir dilin işlerlik kurallarını da kullanabilmek ancak o kuralları kavramaktan geçer. Kullanma, deneme çalışması ister. Yabancı dil teorik olarak öğrenilemez. Genellikle her yeni öğrenme daha önce bir dizi öğrenmenin gerçekleşmiş olmasına bağlıdır. Bir çeviri düzleminde, İçinde araştırma alanına ilişkin iki sorun karşımıza çıkmaktadır ve bu da eğitim kurumlarında izlenmesi gereken doğrultuyu belirlemektedir. Bu sorunlardan birisi neyin öğretilmesi gerektiğini araştırmak, İkincisi ise öğretimin nasıl yapılması gerektiğini saptamaktır. Vardar1 2 çeviriyi şöyle açıklamaktadır: «Bilindiği gibi çeviri diller arası bir etkinliktir. Değişik dilleri kullanan konuşucu ve dinleyiciler arasında kelimenin en geniş anlamıyla bilgi aktarımını sağlayan hadisedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | İçindekiler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1991 Cilt: 6 Sayı: 1 |