In the Ottoman Empire, Shaykh al‐Islām authority was the ultimate
authority where all social segments from administrators to tradesmen sought
solutions to religious‐legal problems they encountered. In general, fatwas
were about problematic areas and exceptional cases. That is to say, not
cooperation and solidarity, but conflicts of the ahis subjected to the fatwas.
The akhies engaged in production and trade subjected to fatwas, though to a
limited degree.It can be concluded from fatwa in this period, akhies were
playing a central role in religious, social and economic life. Akhi community
played a major role not only in how Anatolia accepted Islam but also how Islamic principles and rules affected commercial and social life. Various
Akhies lodges would compete with each other in order to walk at forefront
of the parade to gain social status during the official ceremonies. Ebussuud
tried to limit Akhies in the Ahl all Sun‐nah line and the government in the
religious‐legal legitimacy frame, while they are struggling with Akhies, by
using his fatwas.
Osmanlı’da şeyhülislamlık, yöneticisinden esnafına bütün toplumsal
kesimlerin karşılaştıkları dini‐hukuki sorunlara çözüm arandığı son mercidir.
Fetvalar genellikle sorunlu alanlar ve istisnai durumlarla ilgilidir. Buna göre
ahîlerin birbirleriyle yardım ve dayanışması değil, kavgaları fetvaya konu
olmaktadır. Üretim ve ticaretle uğraşan ahîler sınırlı da olsa fetvalara konu
olmuştur. Fetvalara yansıdığı kadarıyla ahîlerin bu dönemde dini, içtimai ve
iktisadi hayatın merkezinde olduğu anlaşılmaktadır. Ahilerin Anadolu’nun
İslamlaşmasının yanı sıra İslam’ın gerek ticaret gerekse ictimâî hayatla ilgili
emir ve tavsiyelerinin en üst seviyede yaşanmasına öncülük ettiği
söylenebilir. Ahilerin resmi törenlerde tören geçişi esnasında protokolde en
önde yürümek amacıyla kendi aralarında öldürmeye kadar varan
mücadelelere rastlanmaktadır. Ebussuûd, fetvalarıyla ahîlerin Ehl‐i sünnet
çizgisinde, devletin de onlarla münasebetlerinde dini‐hukuki meşruiyet
çerçevesinde kalmasına katkı sağladığı anlaşılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2015 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 36 |