Middle East, the birthplace of civilization
and the concept of the state accordingly different ethnic, cultural and
religious geography is the most important center of the shape. XX. In the
Islamic world since the first quarter of the century, especially the religious
community rather than a nation imagination and a sense of belonging with the
establishment of nation states in the Middle East, it has been reinforced by
substituting national and regional identities through the nation-state
identities. And personalized with authoritarian power to the nation-state in
the Middle East are forced to unravel with the revival of ethnic and sectarian
Upon awakening seen as a threat to sovereignty in the face of widespread with
globalization. The old world order of nation-states and empires break out by
the end of the empire in the same way of preparing the new world order is once
again the scene of international politics at the point of production of the new
statelet to the disintegration of the nation state. change the political
balance in the Middle East on behalf of the events of September 11 is the
cornerstone of an important corner. After this date, Afghanistan and invasion
of Iraq, clashes in Lebanon, the Arab Spring, the internal conflict in Syria
developments concerning the Kurdish problem in southeast Turkey has provided to
be seen clearly the problems faced by nation states. description of the power
vacuum caused changes such as the development of living in the Middle East
refill or transformation process in the region brings the opportunity to
evaluate; experienced in practice, visits to the region by different countries
and the conflicts that occur in parallel with the visit indicates that a power
struggle in strategic areas occurs. The structure of the nation-state began
remodeling after all these developments and wrangling with the strategic
background of the Arab Spring is the scene of conflicting policies of both the
inside and outside of the international powers. In this manner, in this
summer's main argument nation state in the Middle East, where there are serious
problems and they'll disappear in the short term. Qualitative research methods
were used in this study based on a literature review.
Orta Doğu, medeniyetin doğduğu ve
buna bağlı olarak da devlet kavramının farklı etnik, kültürel ve dinî olarak
şekillendiği coğrafyaların en önemli merkezi konumundadır. XX. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren İslam
Dünyası’nda özellikle de Orta Doğu’da ulus devletlerin kurulmasıyla birlikte
dinî toplumsal bir tasavvur ve aidiyet duygusu olan ümmet yerine, ulusal
bölgesel kimlikler ikame edilerek bu kimlikler ulus devlet aracılığıyla
pekiştirilmiştir. Otoriter ve
kişiselleşmiş iktidarlara sahip Orta Doğu’daki ulus devletler küreselleşmeyle
birlikte yaygın egemenlik anlayışının karşısında bir tehdit olarak görülmesiyle
birlikte etnik ve mezhebi uyanışların canlandırılmasıyla çözülmeye
zorlanmaktadır. Eski dünya düzeni ulus devletler üzerinden imparatorlukları
parçalayarak imparatorlukların sonunu hazırlarken yenidünya düzeni aynı şekilde
yine ulus devletlerin parçalanması için yeni ulus devletçiklerin üretilmesi
noktasında politikalara sahne olmaktadır. Orta Doğu’da siyasi dengelerin
değişimi adına 11 Eylül olayı önemli bir köşe taşıdır. Bu tarihten sonra ABD’nin
Afganistan’ı ve Irak’ı işgali, Lübnan’da yaşanan çatışmalar, Arap Baharı,
Suriye’de yaşanan iç çatışmalar, Türkiye’nin güneydoğusunda Kürt sorunuyla
ilgili yaşanan gelişmeler ulus devletlerin yaşadığı sorunların açık bir şekilde
görülmesini sağlamıştır. Orta Doğu’da yaşan gelişmeleri değişimin getirdiği güç
boşluğunu doldurma ya da bölgede yaşanan dönüşüm sürecinin fırsatlarını
değerlendirme gibi açıklamalar getirirken; pratikte yaşanan, farklı ülkeler
tarafından bölgeye yapılan ziyaretler ve bu ziyaretlerde ortaya çıkan
çekişmeler paralel şekilde stratejik bir güç mücadelesi alanın oluştuğuna
işaret etmektedir. Tüm bu gelişmeler ve stratejik arka planda yaşanan
çekişmelerle birlikte Arap Baharı sonrasında yeniden şekillenmeye başlayan ulus
devletlerin yapısı hem içerden hem de dışardan uluslararası güç odaklarının
çatışan politikalarına sahne olmaktadır. Bu minvalde bu yazının temel argümanı
Orta Doğu’daki ulus devletlerde ciddi sorunların yaşandığı ve bunların kısa
vadede ortadan kalkmayacağıdır. Çalışmada literatür taramasına dayalı nitel
araştırma yöntemi kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Nisan 2018 |
Kabul Tarihi | 4 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 8 Sayı: 14 |