Siyasal iktidarın barışçıl bir biçimde el değiştirdiği 1950 seçimleriyle başlayan süreç, Batı demokrasilerine özgü aktör, kavram ve mekanizmaların içselleştirilmesine olanak sağlayarak Türkiye’nin demokrasi kültürünün gelişmesine ciddi bir katkı sunmuştur. Çok sayıda yerel seçim, genel seçim ve referandum tecrübesine dayalı olarak gelişen bu süreç, modern demokrasinin özünü ve siyasal katılımın ana imkânını oluşturan muhtelif siyasal partilerin rekabetine sahne olmuştur. 24 Haziran 2018 tarihinde gerçekleştirilen genel seçimler, hem Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin uygulamaya geçmesine imkân tanıyan niteliği dolayısıyla hem de ittifaklar aracılığıyla seçime girilmesine olanak sağlayan düzenlemenin ilk örneğini oluşturması nedeniyle, Türkiye’nin demokrasi tarihi bağlamında önemli bir dönüm noktasını teşkil etmiştir. Bu çalışmada, 3 Kasım 2002 seçimlerinden beri ülkenin yönetimini tek başına elinde bulunduran ve Cumhur İttifakı’nın en büyük bileşenini oluşturan AK Parti ile 3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana ana muhalefet rolünü üstlenen ve Millet İttifakı’nın en büyük bileşenini temsil eden CHP’nin 24 Haziran 2018 seçim beyannamelerinin özgürlük sorunsalı bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır. İnceleme kapsamında, her iki siyasal partinin seçim beyannamesi, demokrasi, vatandaşlık, Kürt sorunu, sivil toplum, basın özgürlüğü ve inanç özgürlüğü gibi temalar üzerinden mukayese edilmiştir.
AK Parti CHP özgürlük sorunsalı seçim beyannamesi 24 Haziran seçimleri
The process that started with the peacefully government change in the 1950 elections, has contributed to development of Turkey's democracy culture by enabling Turkey to interiorize the actors, concepts and mechanisms which are specific to Western democracy. This process, which improved based on the experience of many local elections, general elections and referendums, witnessed the competition of various political parties, which constitute the essence of modern democracy and the basic means of political participation. General elections held on June 24, 2018 has constituted an important turning point in the historical context of Turkey's democracy due to both their nature that enables the Presidential Government System to be put into practice and setting the first precedent of the regulation that enables election through alliances. In this study, it is aimed to examine the June 2018 election manifestoes of both the AK Party, which has been the sole ruler of the country since the 3 November 2002 elections and constitutes the largest component of the People's Alliance, and the CHP, which has held the main opposition role since the 3 November 2002 elections and represents the largest component of the Nation Alliance, in the context of the problematique of freedom. Within the scope of the analysis, the election manifestoes of both political parties were compared on themes such as democracy, citizenship, the Kurdish issue, civil society, liberty of press and freedom of belief.
The AK Party The CHP problematique of freedom election manifesto 25 June elections
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer), Yöneylem |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2021 |
Kabul Tarihi | 14 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 17 Sayı: 33 |