İskandinav Sineması’nın auteur kabul edilen yönetmeni Aki Kaurismäki’nin sineması ezilen, hor görülen ötekilerin sineması olarak dünya sinemasında kendine özel bir yer edinmiştir. Filmlerini genellikle üçlemeler olarak devam ettiren Aki Kaurismäki’nin henüz tamamlanmamış olan liman şehri üçlemesine ait, göçmen ötekiler üzerine çektiği önemli filmleri Umut Limanı ve Umudun Öteki Yüzü bu çalışma bağlamında incelenmiştir. Bu iki film, yakın dönemin en önemli insanlık trajedilerini de beraberinde getiren göçmenlik kavramı ve batılı toplumların etnisite üzerinden ötekileştirerek geliştirdikleri nefret söylemini hümanist bir odaktan yıkmayı hedeflemiştir. Kaurismäki’nin bu yaklaşımı Michel de Certeau ve Erving Goffman’ın güçlü iktidarlar karşısında toplumsal aktörlerin kaçış taktikleri geliştirmeleri üzerine kurdukları teoriler ile örtüşmektedir. Bu iki filmdeki göçmen ötekiler ve onlarla dayanışan yerel ötekiler, otoriteye karşı De Certeau’nun pek dürüst olmayan, arka kapıdan dolanan ve açık oynamayan taktikçileridir. Dahası bu taktikçi failler otoritenin yani stratejinin içinden suç ortakları bularak sistemi kendi lehlerine kullanırlar ve amaçlarına ulaşarak mutlu sonu hak ederler. Kaurismäki, sosyolog De Certeau’nun toplumsal aktörler için belirlediği tüm taktikleri kendi karakterlerine uygulatarak, iktidarlardan kaçmanın hümanist bir dünya düzenini mümkün kılacağına ilişkin güçlü söylemini sinemasal bir anlatı üzerinden kurmuştur. Kaurismäki sinemasının ötekilerini açıklarken Lacancı psikanaliz ve öteki karakterlerin gündelik hayat içerisindeki eylemlerini çözümlerken de sosyolojik film eleştiri metodu temel çözümleme yöntemleri olarak kullanılmıştır.
Aki Kaurismäki ‘öteki’ gündelik hayat sosyolojisi göçmen filmleri
The cinema of Aki Kaurismäki has a special place in world cinema as the synergy of the oppressed and the rabble. Le Havre and The Other Side of Hope, which belong to the unfinished Harbor Town Trilogy of Aki Kaurismäki, are important films of the director on refugee others. Both films aimed to destroy the perception of immigration and the hate speech that Western societies develop by marginalizing ethnicity from a humanist focus. Kaurismäki’s approach coincides with the theories of Michel de Certeau and Erving Goffman, based on the fact that social actors develop tactics in the face of powers. The local others, who stand in solidarity with the refugee others, are De Certeau’s dishonest and unclear tacticians against authority. Moreover, these perpetrators find partners in crime within the strategy and use the system to their advantage. Kaurismäki has built a strong narrative, that escaping from power will make a humanistic world order possible, by applying all the tactics to his characters. As basic analysis methods; Lacanian psychoanalysis was used to examine the others of the cinema of Kaurismäki and the sociological criticism approach was used to analyze the actions of others in everyday life.
Aki Kaurismäki ’the other’ everyday life sociology refugee films
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Research Articles |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 20 Sayı: 53 |