Türkiye-İran ilişkileri, literatürde genelde istikrarlı olarak değerlendirilmekte ve ikili ilişkilerdeki istikrarın sebepleri, çoğunlukla ikili ilişkilerin jeopolitiğinin aşırı vurgulanması ile yetersiz şekilde açıklanmaktadır. Yine de, Türkiye-İran ilişkilerinin jeoekonomisi, ikili ilişkilerin mevcut durumu ve geleceği için ilişkilerin jeopolitiği kadar önemlidir. Bu makale, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Türkiye’de iktidara geldiği 2002 yılından sonraki Türkiye-İran ilişkilerine farklı bir açıdan yaklaşmaktadır. Başlıca jeoekonomi perspektifinden olmak üzere, enerji ilişkilerinin, özelde Türkiye ve İran arasındaki ikili ekonomik ilişkilere, genelde iki devlet arasındaki ikili ilişkilere yansımalarını tetkik etmektedir. İlişkilerdeki üç asimetriyi, ikili ilişkilerde jeopolitiğin önceliği, ikili ekonomik ilişkilerde enerjinin önceliği ve ikili enerji ilişkilerinde doğalgazın önceliği olarak tespit etmektedir. Bu asitmerilerden hareketle, makale, enerji ilişkilerinin, müşterek siyasi meseleleri içerecek şekilde Türkiye-İran ilişkilerinde işbirliğinin kapsamını genişletmek için elverişli bir başlangıç noktası teşkil edebileceği sonucuna varmaktadır
Turkish-Iranian relations are in general regarded stable in the literature, and the causes of stability in bilateral relations are inadequately explained often by overemphasising the geopolitics of bilateral relations. Nonetheless, the geoeconomics of Turkish-Iranian relations is as significant as the geopolitics of the relations for both the current state of affairs in bilateral relations and their future. This article approaches Turkish-Iranian relations after 2002, when Justice and Development Party came to power in Turkey, from a different angle. Mainly from the geoeconomics perspective, it explores the implications of the energy relations for, in particular, bilateral economic relations between Turkey and Iran, and, in general, bilateral relations between the two states. It identifies three asymmetries in the relations as the primacy of geopolitics in bilateral relations, the primacy of energy in bilateral economic relations and the primacy of natural gas in bilateral energy relations. By moving from these asymmetries, the article concludes that energy relations may serve as a favourable starting point to broaden the scope of cooperation in Turkish-Iranian relations to include political issues of mutual concern
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 5 Sayı: 2 |
Dergimizde yayınlanan tüm eserler, Creative Commons Attribution 4.0 International License lisansı ile lisanslanmıştır.
Verilerin muhafazası ve restorasyonu amacıyla arşivleme sistemi olarak LOCKSS sistemi kullanılmaktadır. More...