This article examines the issue of controlling, prohibiting, and prosecuting ıskat-ı cenin (abortion) as an extension of pronatalist policies implemented by the Ottoman Empire during the 19th century, within the context of modernization and reform processes that followed the declaration of the Tanzimat Edict. Iskat-ı cenin is a term found in Ottoman archival documents, encompassing both intentional termination of pregnancy (abortion) and unintended termination (miscarriage) due to reasons like physical harm or health problems. In the Ottoman world, political authorities attempted to control ıskat-ı cenin through various measures. In this context, the reports of official institutions dated 1838 and the 1858 Penal Code, which punished those causing ıskat-ı cenin and individuals who facilitated it, such as doctors, surgeons, and pharmacists, marked a significant turning point in the Ottoman political authorities’ policies. This article scrutinizes the legal regulations made throughout the 19th century to control ıskat-ı cenin, how these regulations were applied in courts, and how society perceived ıskat-ı cenin through records of the Supreme Council, periodicals, and literary works. It argues that the issue of ıskat-ı cenin, which was typically reflected in Ottoman documents based on complaints before the 19th century, has transformed from the realm of family privacy into a public issue with the new regulations containing legal consequences.
Iskat-ı cenin abortion Supreme Council pronatalist policies 1858 Penal Code
Bu makale 19. yüzyıl boyunca Osmanlı Devleti’nin nüfus artışını teşvik etmek amacıyla uyguladığı pronatalist politikaların bir uzantısı olarak değerlendirilen ıskat-ı ceninin (çocuk düşürme) kontrol altına alınması, yasaklanması ve yargılanması meselesini Tanzimat Fermanı’nın ilanının akabinde gerçekleşen modernleşme ve reform süreçleri çerçevesinde ele almaktadır. Iskat-ı cenin Osmanlı arşiv belgelerinde gebeliğin sonlanması anlamında kullanılmakta olup bilerek ve isteyerek gebeliğe son verme (kürtaj) ile gebeliğin darp ya da sağlık sorunları gibi nedenlerle istemeyerek sonlanması (düşük) eylemlerinin her ikisini de kapsamaktadır. Osmanlı dünyasında siyasi iktidar ıskat-ı cenini çeşitli tedbirlerle kontrol altına almaya çalışmıştır. Bu çerçevede, 1838 tarihli resmi kurumların raporları ve ıskat-ı cenine sebep olan kimseler ile aracılık eden doktor, cerrah ve eczacıları cezalandıran 1858 Ceza Kanunnamesi Osmanlı siyasi otoritelerinin ıskat-ı cenin politikalarında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu makale, 19. yüzyıl boyunca ıskat-ı cenini kontrol altına almak üzere yapılan hukuki düzenlemeleri, düzenlemelerin mahkemelerde nasıl uygulandığını ve ıskat-ı ceninin toplum tarafından nasıl algılandığını Meclis-i Vala kayıtları, süreli yayınlar ve edebi eserler üzerinden incelemekte, 19. yüzyıl öncesinde genellikle şikâyete bağlı olarak Osmanlı belgelerine yansıyan ıskat-ı ceninin yeni düzenlemelerle birlikte aile mahremiyeti alanından çıkarak hukuki yaptırımları olan toplumsal bir meseleye dönüştüğünü ileri sürmektedir.
Iskat-ı cenin kürtaj Meclis-i Vala pronatalist politikalar 1858 Ceza Kanunnamesi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Toplumu |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 21 Ağustos 2023 |
Kabul Tarihi | 31 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 19 - Aralık, 2023 |
İndeksler / Indexes
SCOPUS, TÜBİTAK/ULAKBİM TR DİZİN [SBVT]
INDEX COPERNİCUS [ICI], ISAM, SOBIAD, İdealOnline ve Scilit tarafından dizinlenmektedir.
Dergimizde yayımlanan makaleler, aksi belirtilmediği sürece, Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası (CC BY 4.0) ile lisanslanır. Dergiye yayımlanmak üzere metin yollayan tüm yazar ve çevirmenlerin, gönderdikleri metnin yegâne telif sahibi olmaları ya da gerekli izinleri almış olmaları beklenir. Dergiye metin yollayan yazar ve çevirmenler bu metinlerin CC BY 4.0 kapsamında lisanslanacağını, aksini sayı editörlerine en başında açıkça beyan etmedikleri müddetçe, peşinen kabul etmiş sayılırlar.